DİRENİŞTEKİ BERİCAP İŞÇİLERİ, AİLELERİ, SENDİKALAR VE SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ İZLEDİ... “Nereye Payidar Nereye?” adlı oyun Gebze Osman Hamdi Bey Kültür merkezi'nde sergilendi Bilgesu Erenus'un yazdığı, “Nereye Payidar Nereye” adlı oyun, 35 yıl sonra yeniden sahnelendi. Kocaeli - Gebze’de faaliyet gösteren BİLKAR Tiyatro Topluluğu, Bilgesu Erenus’un yazdığı “Nereye Payidar Nereye” adlı oyunu 3 Mayıs akşamı, saat 19.00'da Osman Hamdi Bey Kültür Merkezi’nde sahneledi. 35 yıl sonra ilk kez, tamamen işçilerden ve eğitim emekçilerinden oluşan bir oyuncu kadrosuyla sahnelenen oyun, izleyicilerden yoğun ilgi gördü. Sendikamızın Gebze Şubesinin öncülüğünde, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin bir kısmının katılımıyla sahnelenen oyunu, Bericap işçileri, aileleri, sendikamız üyesi işçiler, aileleri ve şube yönetimi izledi. Oyunun yazarı Bilgesu Erenus da izleyiciler arasındaydı. Yönetmenliğini BİLKAR Genel Sanat Yönetmeni Abbas Kırçıl’ın üstlendiği oyunun gösterimine 133 gündür direnişlerini sürdüren sendikamız üyesi Bericap işçilerinin ve ailelerinin yanı sıra, çok sayıda sendikacı ve siyasi parti temsilcisi de katıldı. Oyunun bir bölümünde tiyatro salonunun çeşitli yerlerinde ayağa kalkan Bericap işçileri “BERİCAP direniyor, direne direne kazanacağız” sloganları eşliğinde sahneye çıktı. Oyunda açılan “Sınıfının yanında ol” pankartı da izleyicilerden büyük alkış aldı. Oyun bitiminde selam veren oyuncuların seyircilere, “Nereye Payidar Nereye” diye seslenmesi de dikkat çekti.
“35 yıl önce yazılan bu eserde anlatılanlar ve yaşananların aynısı maalesef bugün de yaşanmaktadır. Emekçilerin o günkü sorunlarını, dertlerini, örgütlenmede yaşadıkları sıkıntıları ve işverenlerin tutumlarını anlatan eserin aynısını bugünlerde de aynen yaşıyoruz. Sahnenin her noktasında bugünkü yaşananları görmek mümkün. İşte canlı örnek; Bericap işçileri ve her türlü zorluğa rağmen onurluca sürdürülen bir mücadele... Bu eseri canlandıranların, sahnede uygulayanların tamamı emekçidir. Çalışan, tezgah başı işçilerdir. 2 yıl önce, bir grup Mecaplast işçisinin amatörce başlattığı ilk oyunları Made İn Japon'du. Yine 5 oyuncunun, Mecaplast çalışanının rol aldığı “Nereye Payidar Nereye” adlı bu ikinci oyun da çok başarılıdır. Bu oyunda emeği geçen, katkı koyan, yazan, yöneten, oynayan ve izlemeye gelen herkese teşekkür ediyoruz. Bundan sonra da bu tür sanatsal etkinliklere ve sosyal faaliyetlere elimizden geldiğince katkı sunacağız”
KUTU: HER YERDE BÜYÜK GRUPLAR HALİNDE PAYİDARLAR VAR Bir oyun düşünün ki 35 yıl önce kaleme alınsın ama güncelliğinden hiçbir şey yitirmesin. Bir oyun düşünün ki yıllarca yasaklı kalsın, oynanamasın, kitap olarak bile basılamasın. Bir oyun düşünün ki, işçi sınıfının içinde bulunduğu durumu, örgütlü mücadelenin gerekliliğini yine işçilerin diliyle, estetiğiyle anlatsın; işçi direnişlerinin, grevin coşkusunu sahnelere taşısın. İşte o oyun “Nereye Payidar Nereye.” Oyun öncesi bir konuşma yapan BİLKAR Başkanı Serdar Dikkatli, “Bu oyundaki tüm oyuncular vardiyalarından çıkıp gelen, kalan zamanlarını tiyatroya ayıran ve çoğu daha önce hiç sahne deneyimi yaşamamış olan insanlar. Bu arkadaşların tek avantajları kendilerini oynuyor olmaları. Bölgemizde fabrikalarda direnişler, grevler sürüyor. Bericap'ta direnen işçiler sermayenin oyununu bozuyor. Bu oyun bu anlamda büyük önem taşıyor” dedi. Dikkatli, “BİLKAR olarak halk için kültür sanat yolunda çabalama devam edeceğiz. Üreten biziz, yöneten de biz olacağız” diye konuştu.
12 Eylül sürüyor
1976 yılında yazılan bir oyunun bugün hala güncelliğini korumasından
üzüntü duyduğunu ifade eden Erenus, şöyle devam etti: “Bugün artık
örgütlü mücadelenin çoktan var edilmiş olması, bunun konu bile
edilmemesi gerekiyordu. Ama oyun hala ‘Sınıfının yanında ol’,
‘Örgütlü mücadele’ deyince alkış alıyor. 1980’den sonra egemenlerin
o acımasız ideolojisinin her alanda üstümüze çökmesinden sonra bir
yığın Payidar çıktı ortaya. Bugün her alanda, her yerde büyük
gruplar halinde Payidarlar var. Bu durum dayanışmayı, sınıf
bilincini ortadan kaldırıyor.” Artık işçilerin örgütlenmesinin de yeterli olmadığını belirten Erenus, “Sendikalı olmak yetmiyor. İşçilerin girdikleri sendikaları, örgütleri devrimci bir yapı haline, işçi sınıfına yaraşır bir hale getirmeleri de gerekiyor” diye konuştu.
|