Düzce'de emekçiler 1 Mayıs kutlamalarında...

Düzce Sendikalar Platformu'nun tertiplediği 1 Mayıs mitingi paydaş sendikaların ve sivil toplum örgütü, siyasi partilerin katılımı ile Konak Gazinosu önünden başlayan yürüyüşle Anıt Park Meydanı'nda yapıldı. Sendikamız korteji Süperlas ve Bayer Ambalaj işçilerinden oluşuyordu.

 

Türk-İş, DİSK, Memur-Sen, Türkiye Kamu-Sen,KESK ve Birleşik Kamu-İş'in oluşturduğu kortejin önünde Türk-İş'e bağlı sendikalar yürüyorlardı. Miting açılış konuşmasını Türk-İş İl Temsilcisi ve Tertip Komitesi Başkanı Ali Gürel yaptı ve ortak 1 Mayıs açıklamasının ardından mitingi başlattı.

1 Mayıs mitinginde Türk-İş adına sendikamızın Düzce Örgütlenme Bürosu'ndan Ünal Akbulut konuştu. Akbulut yaptığı konuşmada kitleye şöyle hitap etti:

     “Kültürler gök kuşağı, Cennet memleketim Düzce'nin güzel insanları,

     Fabrikalarda üretime emeklerini, alın terlerini katık eden işçiler,

     Kamu hizmetlerinin halkıma ulaşmasına el veren, omuz veren kamu emekçileri.

     Ey siz emekliler, meslek sahipleri, Düzce'nin anneleri, kadınlarımız.

     Gençler, işsizler, ey halkım

     Bugün emek ve dayanışma meydanına, emek bayramına hoş geldiniz,

     HOŞ GELDİNİZ.

     Bugün 1 Mayıs mutlu, çünkü siz alanlardasınız.

     Bugün 1 Mayıs mutlu, çünkü yuvasına dönüyor.

     Çok zulüm gördü 1 Mayıs, iftiralara uğradı,

     Sürgün edildi yuvasından, halkından koparılmak istendi.

     Bugün,

     32 yıl sonra bu dönüş,

     İnsafa gelmiş egemenlerin bağışladığı bir affın değil,

     Tekel direnişi ile yeniden can bulan emekçi dayanışmasının eseridir.

     ve onun içindir ki; ülkemin tüm emek konfederasyonları

     1 Mayıs bayrağı altında BİR, emek cephesinde BİRLİK, ve birleşmiş emekçiler olarak ülkemin tüm meydanlarında

     DAYANIŞMA içinde bugün emek ve kardeşlik şarkılarını birlikte söylüyorlar.

     Selam olsun emeğin saf ve temiz iradesine

     Selam olsun emeğin gür sesine..

     Nedir 1 Mayıs, neden önemlidir.?

     Nasıl ki ;bu gök kubbenin altında özgür,

     Küresel sermayenin türlü saldırılarına rağmen başı dik,yaşıyor olmamızı vaktiyle,

     Bu topraklar için bedel ödeyenlere borçluyuz, ve hiç unutmuyoruz, unutmayacağız,

     işte, bundan tam 125 yıl önce de insanca yaşamak ve çalışmak isteyen işçiler günlük çalışmanın 8 saat olması için canlarını ortaya koyarak bedel ödediler.

     Ve o gün ödenmiş o bedellerin karşılığı olarak bugün, günlük çalışma 8 saattir diyebiliyorsak.

     1 Mayıs'ı var edenlere saygımızın,

     1 Mayısa duyduğumuz bağlılığın anlamını arıyorsak,

     Şu gerçeği hiçbir zaman unutmamalıyız.

     Emekçiler dünyanın neresinde yaşıyor olurlarsa olsunlar,

     Küresel sermaye karşısında aynı dayanışmanın parçalarıdırlar.

     1 Mayıs işte bu anlamın ve bu dayanışmanın BAYRAMIDIR. ve o 1 Mayıs bugün,  32 yıllık sürgününden yuvasına dönmektedir.       

     Bizler, nüfusun % 80'i  yani milli gelirden % 20 pay alanlar, dahası ödenen gelir vergisini her 100 liranın 65 lirasını ödeyenler.

     Bu ülkede, artık elleri vicdanlarında olanların sesinin de en az elleri cüzdanlarında olanlar kadar duyulması için az kazanın çok, çok kazananın az vergilendirildiği

     Bu devranın sür git devam etmemesi adına bu 1 Mayıs'ta sağlanmış dayanışmanın  ne denli önemli farkında olanlar..

     bu güne kadar, hangi gerekçelerle farklı mecralara sürüklenmiş olsak da, bundan sonra daha adil, daha insanca,

     daha güzel bir dünya ve Türkiye için..  çocuklarımız ve geleceğimiz için.

     Aynı sese soluk vermek zorunda olduğumuzu unutmamalıyız...

     çünkü o ses emekçinin haklı sesidir susturulamayacaktır.

     Emekçiler,

     bu gün ülkemin meydanlarına, taleplerini arz etmeye gelmediler.

     Hakları için artık hep birlikte mücadele edeceklerini haykırmaya geldiler,

     Ankara ayazında Tekel işçileri ile yaşanan kışın ardından

     Hele1 Mayıs sürgünden döndükten sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak,

  Şairin dediği gibi;

     “ Hava döndü işçiden işçiden esiyor yel

       Dumanı dağıtacak yıldız-poyraz başladı

       Bahar yakın demek ki mevsim böyle kışladı

       Bu fırtına yarınki sütlimanlara bedel

       Hava döndü işçiden, işçiden esiyor yel

       Tekliyor işte çağın çarkına okuyan çark

       Ve durdu muydu bir gün bu kör, avara kasnak

       Bir zincir yitirenler bir dünya kazanacak

       Sen de o dünyadansın sınıfın bil safa gel

       Hava döndü işçiden, işçiden esiyor yel

       Köylükler uykusunda döndü dönüyor sola

       Güne bakıyor bebek büyüyen yumruğuyla

       Başaklar göverdi bak baş koydular bu yola

       Şaltere uzanıyor Allah'a açılmış el

       Hava döndü işçiden, işçiden esiyor yel...”

     Biliyorum ki bu emek yeli hep esecek,

     Bugün aramızda olamayan, olmayan

     Örgütlenmek isteyen, örgütlenmek zorunda olan emekçi kardeşlerimize

     Bir sonra ki 1 MAYIS'TA ardından yürüyecekleri bayrakların altından sesleniyor

     ve diyorum ki;

     Susma ! Erteleme ! Korkma !

     Yaşadıklarına seyirci kalma, HAYKIR

     Haksızlığa karşı durmak insan olmaktır.

     26 Mayıs'ta tüm konfederasyonlarımızın aldığı eylem kararında buluşmak üzere

     Anıt Park meydanına bahar getiren emek sevdanız önünde saygıyla eğiliyor..

     HEPİNİZE TÜRK-İŞ'E BAĞLI SENDİKALARIMIZIN

     SELAMINI SUNUYORUM..

     YAŞASIN EMEKÇİLERİN DAYANIŞMASI..”

Diğer katılımcı konfederasyon temsilcilerinin konuşmalarının ardından miting halaylar ve türkülerle sona erdi.