İŞÇİSİ, İŞSİZİ, EMEKLİSİ, KAMU ÇALIŞANI, ÖĞRENCİSİ, GENCİ, KADINI, ERKEĞİ, BÜTÜN EMEKÇİLER HOŞ GELDİNİZ.
01.05.2005 Ülkemizdeki ve Dünya’daki olaylara baktığımızda emekten yana olanların aleyhine gelişmelerin olduğu bir süreçte bu anlamlı günü kutluyoruz.
Şu anda emperyalist güçler Dünyanın neresine demokrasi adına bir şeyler yapmaya kalkışsalar bunun altından bir katliam çıkıyor. Maalesef bunun adına da demokrasi getirmek diyorlar. Şu anda Irak halkına yapılanlar, Filistin halkına yapılanlar tamamen Ortadoğu’daki enerji kaynaklarını ele geçirme operasyonudur. Yani ABD’nin BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ’ dir.
ABD IRAK’TAN DEFOL. Sevgili dostlar;
Ortadoğu’daki bu kaynakları ele geçirebilmek için Türkiye’yi de bu proje içine almaya çalışıyorlar. Bunu da IMF, Dünya Bankası ve Avrupa Birliği ile gerçekleştirmek istiyorlar. Türkiye’deki işbirlikçileri ile birlikte ülkemizi parçalama, bölme politikalarını dikte ediyorlar. Bizi Avrupa Birliği’ne alma bahanesi ile ulusal bütün değerlerimizi yok etmeye ve parçalamaya çalışıyorlar. Bizler yani Türk Halkı bu oyuna gelmeyerek ve Avrupa Birliğine gireceksek onurumuzla, ulusal değerlerimizden taviz vermeden eşit şartlarda girmeyi gerçek anlamda insan halklarının yerine getirilmesini savunmalıyız.
Bugün Avrupa Birliği’ni savunan sermaye samimi değildir, çünkü insanca yaşamak, örgütlü bir şekilde çalışmak isteyenleri sendikalı oldukları için kapı dışarı ediyorlar. Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi Bandırma’da da işten atılmalar olmuştur. Devletin kurumunda, Eti Maden İşletmelerinde müteahhit işçileri, Bagfaş’ta, Antrepoculuk’ta çalışanlar, Banvit’te çalışanlar kapı dışarı edildiler. Bunların tek suçları sendikalı olmaları ve Anayasal haklarını kullanmalarıdır.
Ey İşverenler, Sermayedarlar;
Avrupa Birliği’ne girince daha fazla demokrasi, daha fazla insan hakkı diyenler size sesleniyorum. Bu işten atılmalar, insanların ekmeğini elinden almak en büyük insan hakkı ayıbı değil de, nedir. Eğer Avrupa Birliğine girmekte samimi iseniz ilk olarak emekçilerin haklarına, örgütlenmelerine saygı göstermelisiniz.
ÖRGÜTLENME HAKKIMIZ ENGELLENEMEZ.
Sevgili dostlar,
Ülkemizde özelleştirme harekatı devam etmektedir. Düne kadar zarar ediyor diyenler, kamuyu küçültelim diyenler, halkı yanıltanlar, kandıranlar bugün basına boy boy reklam vererek PETKİM örneğindeki gibi şimdide “büyük sanayii devi” deyip peşkeş çekmeye çalışıyorlar.
PETKİM’de oynanan oyunlar, TEKEL’de de oynanıyor. TEKEL de çok uluslu şirketlere özelleştirme adı altında peşkeş çekilmek isteniyor. Uzun bir süredir hiçbir yatırım yapılmamasına rağmen TEKEL’in 2004 yılı karının 2 milyar dolar olduğu başka hiçbir tarım ürününün yetişmediği alanlarda tütün üretimi yapıldığı ve bunların tamamının TEKEL’in ihtiyacı olarak satın alındığı bir ortamda, çok uluslu şirketlere peşkeş çekildiği bir ortamda diyoruz ki, TEKEL bir an önce özelleşme kapsamından çıkarılmalıdır.
TEKEL HALKINDIR, HALKIN KALACAK.
Şeker fabrikalarımız da özelleştirilmek isteniyor. Şeker fabrikalarımız 68 ilde 400 bin çiftçimizin emeği ile üretilen şekerde de dünyada 4. sıradadır. Türk şekerin geçmiş yıllardaki karı 377 trilyondur. Böylesine karlı, verimli bir kuruluş uluslar arası tatlandırıcı kartellerin baskısı sonucu üretim dışı bırakılarak, gelişmiş ülkelerin oyununa gelinmemelidir.
Özelleştirme harekatı limanlarımızda da uygulanmak isteniyor. Bu harekatın içinde Bandırma Limanı da var. Limanlar hassas yerlerden biridir. Herkese teslim edilemez. Sıkı bir şekilde kamu denetimi gerekir. Özel kişilere teslim edildiği zaman buralarda kaçakçılar, kara paracılar, kayıt dışı çalışanlar türeyecektir. Limanlarımız gerçek anlamda stratejik yerler olduğu için devlet tarafından denetlenip işletilmelidir.
LİMANLAR HALKINDIR, HALKIN KALACAKTIR.
Değeli Dostlar;
Bizler emekçiler olarak çok uyanık olmak zorundayız. Bugünlerde ülkemizin kuşatılması ve işgal edilmesi senaryolarının konuşulduğu bir dönemden geçiyoruz. Bor Madeninin ele geçirilmek istendiği açıkça ortadadır. Bor 21.yüzyılın en büyük enerji kaynağı olacaktır. Bu kaynakların tamamına yakını da ülkemizde bulunmaktadır. Bizler bu değerlerimize sahip çıkarak, kendi çıkarımız doğrultusunda bu kaynağı değerlendirerek peşkeş çektirmemeliyiz.
BORLAR HALKINDIR, HALKIN KALACAK.
Yıllardır uluslararası sermayenin bu ülkeyi ne hale getirdiğini görüyoruz. Küreselleşme diyorlar, çağdaşlık diyorlar, süslü püslü sözler ediyorlar, hepsinin altından da YOKSULLUK, SEFALET, İŞSİZLİK ve AÇLIK çıkıyor. O halde iktidar ne yapıyor. İşsize iş, yoksula aş, çalışanına güvence vereceğine, patronların kasalarına sermaye üstüne sermeye katıyor.
HÜKÜMET ŞAŞIRMA, SABRIMIZI TAŞIRMA.
Bugün bizler buradan;
Tüm emekçilerin birliğini ve gücünü birleştirmesi dileği ile
TÜM DÜNYA EMEKÇİLERİNİN BAYRAMI KUTLU OLSUN. YAŞASIN 1 MAYIS, YAŞASIN EMEKÇİLERİN BİRLİĞİ…
|