ESEN PLASTİK’TE DİRENİŞE DEVAM!

Çiğli AOS Bölgesinde bulunan ve yaklaşık iki yüz işçinin çalıştığı “Esen Plastik ve Profil A.Ş.” işyerinde sendikamıza üye oldukları için işten çıkarılan işçiler fabrika önünde direnişlerini sürdürüyorlar.

Dün, (18.04.2007) çeşitli sendikaların yönetici ve temsilcileri işyerinin önündeki işçileri ziyaret ederek onlara destek verdi. Yapılan konuşmalarda “işverenlerin ve onların hizmetinde olan hükümetin örgütlenmeyi engelleme yönündeki tavırları eleştirildi; her şeye rağmen örgütlenmekten başka çarenin olmadığı, bunun için ise tüm sendikaların ortak hareket etmeleri gerektiği” belirtildi.

Yapılan konuşmaların ardından Petrol-İş Aliağa şube basın bildirisi okundu.

basın bildirisi... basın bildirisi... basın bildirisi... basın bildirisi

SENDİKALI OLMAK SUÇ MU?

18.04.2007

Ülkemizde bir sendikaya üye olmak, anayasal bir hak mıdır, yoksa suç mu? Yasalarımız “hak” dese de patronlar böyle düşünmüyor. Sendikaya üye olmak isteyen pek çok işçi kapının önüne konuyor. Sayın Başbakan sendikalara “gidin özel sektörde örgütlenin” diyor ama, işverenler Başbakanı tanımıyor. Mevcut yasalar da işçiyi korumuyor.

Evet, bundan önce pek çok işyerinde olan, “ESEN PLASTİK” işyerinde de oldu: 04.04.2007 tarihinde Petrol-İş Sendikasına üye olan işçilerden yirmisi işten atıldı. Diğer işçilere de sendikadan istifa etmeleri için işveren baskı yapıyor.

Bu baskıların vardığı boyut bütün açıklığı ile ortadadır: İşveren, 4857 sayılı iş yasasının 25/2 (suçlu işten çıkarma) maddesine dayanarak işten attığı işçilerin bir kısmını (sendikadan istifa etmeleri şartıyla) işe alacağını belirtmiş ve bunu kabul etmek zorunda kalan dört işçiyi de geri işe almıştır.

Şimdi ESEN PLASTİK A.Ş. işverenine soruyoruz: İşten attığınız bu işçilerin gerçek “suçu” nedir? Madem bu işçiler suçlu idi, neden birkaç gün sonra işe geri aldınız? Bu işçilerin işe almadığınız diğer işçilerden farkı nedir? Bu işçiler, kendi özgür iradeleri ile üye oldukları sendikadan, beş gün sonra niye istifa etmiş olabilirler acaba?

ESEN PLASTİK işvereni bilindiği gibi son derece “itibarlı” bir işverendir; E.B. Sanayi Odası Başkanlığı, çeşitli işveren örgütlerinin temsilciliği gibi görevlerde bulunmuş, yani diğer sanayicilere ve işverenlere “örnek” olması gereken bir şahsiyettir. Ama bu tutumu ile maalesef “kötü örnek” olmaktadır. Bütün kamuoyunun bilmesini isteriz ki, herkes yasalara saygılı olmalıdır. Aksi halde bu durumdan, ilk önce yasalara uymayanlar zarar görür.

Bizler de biliyoruz ki bu yasalarla, ülkemizde egemen olan bu zihniyetle örgütlenmek zor. Ama yine de bütün güçlüklere rağmen başka çaremiz yok. Esen Plastik’te çalışan işçiler de böyle düşünüyor. Bu yüzden de onları kimse bu yoldan geri döndüremeyecek İşverenin yaptığı baskılar sonuç vermeyecek. Esen Plastik işvereni, sendikanın varlığını tanımak zorunda kalacak!

Sendikamız da, işçiler de kararlı: Çünkü bu ağır çalışma koşulları, son derece düşük ücretler kader değil. Mutlaka daha iyi koşullarda, horlanmadan, insan gibi çalışmak ve yaşamak mümkün. Bunun yolu da sendikalı olmaktan, örgütlenmekten geçiyor.

Biz Petrol-İş Sendikası olarak bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Her türlü hukuki ve meşru mücadele yollarını sonuna kadar deneyeceğiz.

İşten atılan işçiler değil, onları haksız yere işten atan “ESEN PLASTİK” işvereni suçludur.

İşten atılan işçiler derhal işe alınmalı ve herkes yasalara saygılı olmalıdır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Petrol-İş Sendikası Aliağa

Şube Yönetim Kurulu adına

İbrahim DOĞANGÜL

Başkan