19.03.2007

DEĞERLİ ÜYELERİMİZ,


Bildiğiniz gibi işyerimiz Petkim, 16 Mart 2007 günü gazeteye verilen ihale ilanı ile yeniden satışa çıkarıldı. Yaklaşık yirmi yıldan beri, satılması hükümet programlarından hiç eksik olmayan, 2003 - 2004 yıllarında iki kez çıkılan ihalelerde başarılamayan ve bunun üzerine %34.5 hissesi “halka” arz edilen Petkim, yeniden blok olarak satılacak!


Bu durum elbette biraz “erken” sayılsa da bizim için pek de sürpriz olmadı. Çünkü, özelleştirmeler bu hükümetin basit bir ekonomik yaklaşımı değil, bütün dünyada yaklaşık yirmi beş yıldır kapsamlı bir şekilde uygulanan ve neredeyse bugün artık “demode” olmuş bir neoliberal ekonomik programın önemli bir parçası, ülkemize dayatılan IMF reçetelerinin vazgeçilmez ilacı(!)dır. ,

Bu yaklaşımın ülkemize, halkımıza bir yararı olmadığı, son yirmi yıldır yapılan satışlar sonucunda ne elde edildiği ortadadır. Bu nedenle bizler, dün olduğu gibi bugün de özelleştirmelere karşı çıkmaya devam edeceğiz. Çünkü özelleştirmeler ile ülke ekonomisi çökertilmekte, dışa bağımlılık artmakta, gelir dağılımı daha da adaletsiz hale gelmektedir; sosyal devlet yok edilerek her şey parayla alınır satılır hale getirilmekte, “paran kadar eğitim, paran kadar sağlık” anlayışı, topluma reform gibi sunulmaktadır. Bu değil midir özelleştirme? Yirmi yıl önce de biz bunların olacağını, bu işin sadece “zarar eden” işletmelerin satışıyla kalmayacağını, bütün hayatın piyasanın insafına terk edileceğini, kısacası özelleştirmelerin bütün halkın zararına olduğunu söylemiştik.

Maalesef biz haklı çıktık, kimse bizi bu eskimiş masallara inandıramaz! Bütün dünyadaki gelişmeler de bize gösteriyor ki özelleştirmelerin “modası” geçmiştir. Dünyadaki gidişatta bunu doğrulamaktadır, inanmayan etrafına dikkatlice baksın!

Petkim’in satışına gelince; ülkemizin tek petrokimya üreticisi, yani üretici tekel konumunda olan bu şirketin, blok olarak yerli ya da yabancı bir tekele satılması, sadece Petkim işçilerini değil belki de onlardan çok tüm emekçileri, hatta Petkim’den hammadde alan irili-ufaklı sanayiciyi daha çok etkileyecektir. Petkim satılıp bir özel tekelin eline geçerse, o sermaye grubu her yıl %15 büyüyen dev bir pazara da sahip olabilecektir. Bundan kimlerin, nasıl etkileneceği de ortadadır. Bu konuda kapsamlı bir raporun hazırlıkları çok yakında tamamlanacak ve sendikamız tarafından kamuoyuna sunulacaktır, konuyla ilgili detayları oraya bırakalım.

Gelelim bize. Bizler şimdi ne yapacağız? Bunu 13 Mart 2007 tarihinde Genel Merkez Yöneticilerimiz, uzmanlarımız ve Aliağa Şube yönetici temsilcileri olarak hep birlikte ele aldık, değerlendirdik. Kısacası

Önümüzdeki döneme ait stratejimizi beraberce belirledik. Yani kaldığımız yerden mücadele etmeye hazırız. Bugüne kadar birlikte çok mücadeleler verdik, deneyimli bir örgütüz. Örgütlü gücümüzü, ülkemizin ve çocuklarımızın yararına kullanmaya devam edeceğiz.

Hükümetin alelacele ve ülke çıkarlarına aykırı olarak gündeme aldığı “blok satış” olgusunun arkasında ne var ne yok, takip edeceğiz, her aşamayı kamuoyu ile paylaşacağız, hukuki ve demokratik her türlü girişimi gerçekleştireceğiz. Bu çerçevede, sendikamız ÖYK’ya başvurarak satış kararını istemiş ve bilgisini almıştır. Sendikamız önümüzdeki günlerde de Danıştay’a dava açarak, ÖYK'nın satış kararının iptalini isteyecek ve hukuki süreci başlatacaktır.

Öte yandan, elbette bu durum moralimizi bozdu, sinirlerimizi gerdi, çalışma şevkimiz geleceğe olan güvenimizle birlikte azaldı, doğrudur. Ancak bütün bunları aşmanın,bu durumdan zararsız çıkmanın yolu örgütlü davranmaktan geçer. Bunu Petkim işçisinin bildiğinden eminiz. Ama yine de bir şeyi hatırlatmakta yarar görüyoruz: Sakın paniğe kapılmayın!

Kişisel kararlarınızı kendiniz vereceksiniz, bu sizin en doğal hakkınız. Ama geçmişte yaşananları göz önüne getirin ve sakın paniğe kapılmayın!

Çünkü birileri sizin paniğe kapılmanızı çok istiyor!


 

Saygılarımızla.

 

Petrol-İş Aliağa Şube

Yönetim Kurulu adına

İbrahim DOĞANGÜL

Başkan