TÜPRAŞ olayı


Ömer Faruk Gürel

stargazete/27.05.2004

 

TÜPRAŞ satışının durdurulması hükümet için beklenilmeyen sürpriz oldu. Hemen karara itiraz edildi. Ve alınan mahkeme kararının iptali istendi. Eğer bir üst mahkeme de son karar doğrultusunda karar alırsa o zaman pek çok açmaz yaşanır. Öncelikle, özelleştirmeden ötürü 1.3 milyar dolar kaybedilecek. Bu yılın hedefi olan 5 milyar doların yüzde 25’i boşa çıkacak. Devamında diğer özelleştirmelerde de sıkıntı yaşanacak. Bütçenin gelir dengesi, özelleştirme gelirlerindeki gelir kaybından ötürü olumsuzluklar yaşayacak. Bu durum elbette ekonomiyi de negatif etkiliyecek. Bunlar olayın bir yüzü. Bir de diger yüzü var.

Şimdi gözler, Özelleştirme İdaresi’nin, alınan kararı bozdurmak için itiraz ettiği, Bölge İdare Mahkemesi’ne çevrildi. TÜPRAŞ ihalesine, iptal edilen PETKİM satışından sonra, özelleştirmenin bir dönüm noktası olarak bakılıyordu. Büyük gelir getirecek özelleştirmeler için Tüpraş bir ‘amiral gemisi’ olacaktı. Sonuç negatif çıkınca Petkim’den sonra ikinci sıkıntı yaşanıyor. Devamında ise yine mahkemelik olan bir başka büyük ihale TEKEL’in satışı bulunuyor. Bu gelişmeler, sıradaki THY, TELEKOM gibi önemli özelleştirmelerde soru işareti yaratabilir. Bu nedenle Ankara 10’uncu İdare Mahkemesi’nin oy çokluğu ile verdiği ‘iptal’ kararının bir üst mahkemedeki sonucu çok önem taşıyor. Bu kararın alınması için eğer normal süreç izlenirse, sonuç sonbahara hatta yıl sonuna kadar uzar. İtiraz Bölge İdare Mahkemesi’ne yapıldı. Dosya bu mahkeme tarafından ele alınacak. Sonra hukuk sürecinde durum, Danıştay’a gidecek. Son ve değişmez karar burada alınacak. Bölge Mahkemesi’nin haziran ayında karar alması zor. Alsa bile dosya Danıştay’a gidecek. Temmuz ayının ikinci yarısında ise adli tatil başlayacak. 45 günlük bir boşluk olacak. Şu sıralar tatilin 30 güne inmesi için çalışmalar yapılıyor. Ama ‘bu yılın tatil takvimine yetişmesi zor’ olur deniyor. Süre indirilse bile, dosyanın önce Bölge Mahkemesi’ne oradan da Danıştay’a taşınması 3-5 aylık bir zamanı aşındıracak. Böylelikle TÜPRAŞ dosyası sonbahara kadar uzayacak. Bunun yıl sonunu bulabileceği de hesaplanıyor. Kaldı ki, hem hukukçular hem de petrol sektörünün uzmanları olayda, davayı açan PETROL-İŞ Sendikası’nın haklılığına değiniyor. Mahkemenin satış kararını ‘oy çokluğuyla’ ve esasdan bozması da bu haklılığın bir göstergesi oluyor. Bu karar, TÜPRAŞ özelleştirmesinin yenilenebileceği sinyalini veriyor. Bu anlamda aylık vergi ödemesi yaklaşık 1 milyar dolar olan TÜPRAŞ’ın hukuk yolundan geri dönmesi belki de hükümetin işine yarıyacak. Zira şirket bir ‘altın yumurtlayan tavuk’. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan başta olmak üzere Gelirler Genel Müdürü Osman Arıoğlu ve ekibi, TÜPRAŞ’tan gelecek ve bu yıl için 10-11 milyar dolar olacak vegi gelirini, her yıl bütçenin gelir hanesine ‘kafadan’ yazıyor. Satış sonrası, bu durumun devam edip etmeyeceği belli değil. Yasa boşluklarından yararlanıp bu rakamın yarı yarıya azalması da mümkün. Bu anlamda iptal kararı eğer devam ederse, hükümete satış için yeni bir şans sağlayabilir. Zira yenilenen ihalede daha yüksek fiyatla müşteri bulunması da olası görünüyor. Bu da olayın bir başka yüzü.