Koç, Bulgar Telekom'u yargıda bıraktı... Arjantin 'Yerel
Yönetim Reformu' ile battı...
Zülfikar
Doğan
Akşam/07.06.2004
Biraz
mütevazılık, 'ben bilirim' demekten uzak durmak, ortak -
kolektif akla inanmak, güvenmek. Hepsi bu! TÜPRAŞ'la ilgili
yargı kararı sonrası, aynı tartışmalar; 'Yargı, özelleştirme
önünde engel'. Doğru mu? Telekom özelleştirmesine, Koç'la
ortak girmeye hazırlanan, Sabancı Holding Başkanı Güler
Sabancı, TÜPRAŞ kararı sonrası 'özelleştirmeye daha mesafeli
baktıklarını' söyledi. Tatneft'le ortak ihaleyi alan Ahmet
Nazif Zorlu da 'Yargı kararlarına, saygılıyız. Ama bu tür
gecikmeler, ertelemeler umarız yerli ve yabancı sermayede
tereddütler doğurmaz' dedi.
Hatırlayalım. Koç Grubu, Türk Telekom'la birlikte Bulgar
Telekom özelleştirme ihalesine girdi. Birinci ABD firması
ile Bulgar özelleştirme idaresi sözleşme koşullarında
anlaşamayınca, ikinci sıradaki Koç - TT ile sözleşme yapmak
istedi. Koç - TT fiyat artırdı. Ama ABD'liler yargıya
başvurdu. Bulgar mahkemesi kararı iptal etti. Tekrar dava ve
iki yıl sonra, diğer firma ihaleyi kazandı. Türk yargısı,
adaleti, Bulgar mahkemesi kadar saygıyı hak etmiyor mu?
Türkiye'nin kamu ve özel iki şirketi, başka ülkedeki
özelleştirmeyi yargı kararıyla kaybettiler, ama tereddüt
etmediler. Sonuna kadar ihale sürecini takip ettiler.
Türkiye'de niye hemen özel sektörümüzde 'tereddütler -
mesafeler' oluşuyor? Aksine, neden idareyi, hükümeti
'yasalara uyma, şeffaf ve düzgün ihale yapma, kendi ilan
ettiği ihale koşullarına uyma, işe siyaset bulaştırmamaya'
çağırmıyorlar?
Mahkemenin iptal ettiği ihalede iddialar, belgeler,
şüpheler, ÖİB'nin kendi danışman şirketi Citigroup'un
yazdığı raporlar ortada dururken, neden bir Allah'ın kulu,
bir yetkili, çıkıp yanıt vermedi? Efremov - Tatneft,
TÜPRAŞ'ın dörtte biri, 500 milyon dolarlık Çek Cumhuriyeti
rafineri özelleştirmesinde bile 'mali durumu yetersiz'
görülerek, ihale dışı bırakıldı. İhalede, ÖİB'nin muhatabı
Efremov. Efremov'un Almanya'daki adresi ev çıkıyor.
Fotoğrafları bile çekildi. Vergi cenneti adada kurulu bir
şirket. Niye Tatneft kendisi ihaleye girmiyor? Arkada
duruyor? İşçi sendikası, Petrol - İş'in Efremov ile ilgili
yaptığı araştırmayı, devletin koca ÖİB'si yapamıyor mu,
yaptıramıyor mu? Yaptıysa, niye 'Hayır kardeşim, bu
söylenenler asılsız. Efremov dünya çapında bir şirket'
demiyor? Belge - bilgileri ortaya dökmüyor? İdare Mahkemesi
'Dosyada Efremov ile ilgili yeterli bilgi - belge yok!'
diyor. O zaman, şirketin sicilini, parasının kaynağını,
menşeyini, belki de rengini - ak mı / kara mı - sormak kimin
görevi? Millet malını satan idarenin, hükümetin, mesul
bakanın değil mi?
IMF ve Dünya Bankası (DB) 'yapısal' reformları destekliyor,
'reform yapın' diyor. Gelir idaresi, kamu yönetimi, kamu
mali yönetimi, tarım, sosyal güvenlik, yerel yönetimler.
Yerel yönetimlere özerklik, kendi kaynaklarını
oluşturmaları, borçlanmaları, vergi salmaları, her şeye
Ankara'dan karar verilmesine son... Kulağa hoş geliyor da,
DB uzmanları pişman oldukları Arjantin tecrübesiyle
uyarıyor; Yerel yönetim reformunda ipin ucu kaçmasın! Aynı
reformları IMF ve DB Arjantin'e de yaptırdılar. Sonuçlara,
yazdıkları raporlara göre, bu ülkeye yaptırılan, şart
koşulan, ekonomik yanlışlar, reçeteler yanında, kriz aynı
zamanda yerel yönetimlerde özerklik dozunun kaçırılması,
harcamaların kontrol edilememesi, bütçe disiplininin
kaybolmasından kaynaklandı. Krizde, 'kendi parasını' basmaya
kalkan yerel yönetimler bile çıktı. Onun için, el oğlunun,
IMF'nin, DB'nin, 'kapalı kapı ardında' üç - beş yandaş -
yakındaşın aklıyla hareket yerine, ortak akıla rikkat,
hürmet, dikkat! Düşünelim, konuşalım, tartışalım. Bize ve
ülkemize en uygununu, doğrusunu biz bulalım. Her reform
yarını kurmaz. Ümit edelim, yapılacaklar bugünümüzü aratmaz!
|