Böyle
gitmez
Güngör Mengi
Vatan/04.06.2004
TÜPRAŞ
mahkemeler arasında birkaç kez gitti geldi ve sonunda iptal
kararına tosladı.
Bu kamu şirketi 1,3 milyar dolar karşılığı Tataristan devlet
petrol şirketi Tatneft ile Zorlu Grubu ortaklığına
satılmıştı. Maliye Bakanı Unakıtan satış sözleşmesinin bu
hafta imzalanacağını söylüyordu.
Fakat Ankara 10. Bölge İdare Mahkemesi blok satışa ilişkin
ihale komisyonu kararını iptal etti.
Şimdi ne olacak? Aynı kayaya toslayan öteki şirketler gibi
TÜPRAŞ da satılamayan şirketler kampında beklemeye alınacak.
Türkiye özelleştirmeden yaratabileceği kaynağı borçla
sağlamaya devam edecek. Ama bu kilitlenmenin sonuçlarından
korkan yabancılar Türkiye'ye kredi verirken riski düşünüp
daha yüksek faiz isteyecek. Örneğin Amerika, kredi verirken
içine siyasi koşullar sokuşturma fırsatını kullanmaya
çalışacak.
Bitmedi, yeni ihale açtığımızda ciddi şirketler girmeyecek,
çurçurlar da "ölmüş eşek fiyatı" önerecek.
Çıkmaz sokaklar
TÜPRAŞ'ı ilerde 1,3 milyar dolara almak isteyen çıkar mı;
şüphelidir. Unutmayalım, bundan on yıl önce Telekom'u 20
milyar doların üstünde bir fiyatla satma şansımız vardı.
Bugün 4-5 milyar dolar verecek yoktur.
Özelleştirme çağın fırsatı. Bu trene binen eski komünist
ülkeler bile düze çıktılar. Biz ilk bilet alanlar arasında
olduğumuz halde yaya kaldık. Ekonomimizi büyütecek yerde bu
işletmeleri çürüttük ve sadece borçlarımızı büyüttük.
Çünkü her işte olduğu gibi bu alanda da çatıştık. Özal ekolü
mevzuata meydan okuyarak yol almaya çalıştı. Bürokratik
siyasi yapı ise yargıyı kullanarak fren yaptı.
İkisi de yol değildir. Türkbank ihalesi sırasında zamanın
Başbakanı Yılmaz bir gece konutunda bize sevinçle "zafer
haberi" veriyordu:
"Teklif verenleri yarıştırarak fiyatı yükselttim. Bu sayede
devletin en az 200 milyon dolar fazladan bir kazancı
olacak.."
Yılmaz şimdi ihaleye fesat karıştırmaktan Yüce Divan'a
gidecek!
Akıl ve siyasi güç
Mecliste anayasa değiştirecek çoğunluğu kontrol eden AKP
iktidan mevzuat darboğazını şimdiye kadar aşabilirdi. Ama
ihmal etti, kendine de zarar verdi.
"Zararın neresinden dönülse kârdır" diyerek yeni bir siyaset
üretmeli ve özelleştirmelerin yolunu açacak yasal
düzenlemeleri hemen yapmalıdır.
Bir yanda tutucular, öte yanda ellerindeki siyasal gücü
yasalan dolanmak amacında kullanmaya çalışan iktidarlar
Türkiye'ye çok zaman ve para kaybettirdi.
AKP gücünü, yasalan dünya şartlarına ve ülke yararına göre
değiştirmek için kullanmalıdır.
Türkiye'yi borç sarmalına sokan, ekonomik gelişmesini
frenleyen ve itibar kaybına uğratan bu sorunu mutlaka aşmak
zorundayız.
Bunu yapamazsak çocuklarımıza mutsuz, fakir ve çatışmalara
sürüklenmiş bir ülke bırakacağız! |