Müsadereli eşek satarken çok şeffaf!

 

Necati Doğru

Vatan 22.09.2005

 

Bu ülkede hiç "güzel gelişme, gurur şişirici başarı, gönül çoşturucu zafer yok mu" ki, bulup bulup "bizim haltercilerin hormonlu çıkmasına" vahvahlanıyor, "zenginin daha zenginleşmesine" ofoflanıyor ve "eski hortumcuların yanına yeni hortumcuların da eklendiğine" ahahlanıyoruz.

Vahvahlanma...

Ofoflanma...

Ahahlanma...

Yok mu yazacak başka şey, güzel bir olay? Var. Nallıhan Orman İşletme Şefliği'nin toplu koruma ekibinde görevli Orman Muhafaza Memurları Celal Aktaş, Burhan Kıvrak, Sadık Özkan ve İşletme Müdürlüğü şoförlerinden Eşref Öztürk, görevlerini başarıyla yaptı. Ormana zarar verdiği tespit edilen bir adet eşeği ve müştemilatını müsadere (suçlunun malına el koyma) ettiler.

Heybesi..

Yuları, kuşamı...

Yem torbası...

Sağlıklı koca bir eşek. Yemek ister, içmek ister, bakım ister, tımar ister. Devlet, müsadere ettiği eşeğin "bakımının ve zaptedilmesinin" zor olduğunu bildiğinden Nallıhan Orman İşletme Şefliği, uygun fiyata eşek satın alma niyetinde olan bütün köylülerin duyacağı, göreceği, bileceği şekilde ilan hazırladı. İlan metninin başına konu yazıldı. Konunun karşısına: "Müsadereli Eşek ve Müştemilatı Satışı" ifadesi kondu. Satışın ilan edildiğine dair tutanakların da Nallıhan Orman İşletme Şef Vekili Aslan Karcı'ya gönderilmesi istendi.

Şefaftı ihale!

Açık ve netti!

Müsadereli eşek ve müştemilatı, saat 14.00'te Atça Köyü'nde köy Muhtarı Mehmet Zor'un ahırının bahçesinde, 21 Eyül günü yani dün yapılacaktı. Dün, ilan edilen şartlara saati saatine uyuldu, eşek alıcısını buldu. Diğer alıcılar da "Bizim haberimiz olmadı, haberimiz olsaydı biz alırdık" diye sitemlere, kızgınlıklara, kırgınlıklara düşmedi. Nallıhan Orman İşletmesi de "eşeğimizi en yüksek paraya sattık. Bu, ülkemizin ne kadar iyi yönetildiğinin göstergesidir" diye övünme ihtiyacı hissetmedi.


Devletimizin müsadereli eşek satarken bile "çok şefaf, çok net, çok açık" olabilmesi kuşkusuz "güzel bir gelişme, gurur verici bir başarı, gönül şaklatıcı bir zafer"dir.

Alkışlarım.

Desteklerim.

Ve "ülkemde iyi şeyler de oluyor" diye işte siz okurlarımı haberdar ederim. Fakat aynı devlet, 4 rafinerisi olan, Türkiye'nin en kârlı 5 şirketinden biri olan, yılda 12 milyar dolar satış yapan, en yüksek vergiyi ödeyen TÜPRAŞ'ın yüzde 14,76 hissesini satarken "müsadere edilmiş bir eşeğin satışına gösterdiği özeni, açıklığı, şeffaflığı" göstermiyor.

Göstermiyor mu?

Göstermesi engellenerek satış "Ofer'lemeye" mi getiriliyor? Bu satışı "Ofer'lemeye getiren sorumlu bakan ve Özelleştirme İdaresi'ni diğer bakanından alıp bu bakana bağlayan Başbakan," TÜPRAŞ'ta ve Galataport'ta yapılanın "eşeğe ters binmek olduğunu" ve "eşeğini dövmeyenin semerini dövmek zorunda kalacağını" bilmiyor mu?