Ofer'leme
bakanı yer! Başbakan'ı sallar!
Necati Doğru
Vatan 19.09.2005
Çok bilgi, çok belge, çok bağlantı çıktı. İsrail'in çok okunan,
güvenilir gazetesi Haaretz, "Bizim Ofer, sadece İsrail'de değil her
gittiği ülkede hükümetleri maymun gibi oynatır" diye başlık attı.
Ofer, oynatıcı çıktı!
Hükümet maymun!
Adı, özelleştirmeydi.
Ofer'lemeye dönüştü.
Yöntemi; "yap-işlet-devret"ti, "Ofer'le-maymunlaştır-tahsil et"e
çevrildi. Çok bilgi, çok belge, çok bağlantı çıktığı için dikkatler
ağaçlara odaklandı.
Orman unutuldu.
Oysa asıl olan ormandır. Çünkü unutulan orman, orman olmaktan ve
verimli olmaktan çıkar. Seçkin dikkatinize şu özeti sunarım:
TÜPRAŞ satıldı. Özelleşti.
Yerli özel sektör ile Rus sermayesi bir olmuş, TÜPRAŞ'ı
"Özelleştirme İdaresi'nden" satın almışlardı. İşçilerin sendikası
Petrol-İş'in bir yaman avukatı ortaya çıktı. Sosyetede görünmez,
magazin dünyasında adı geçmez, büyük holdinglerin, bankaların,
global yabancı şirketlerin davalarına bakmadığı için tanesi 50
dolarlık pürolardan da içmez, lüks yatlara da binmez bir işçi sınıfı
avukatı olan Gökhan Candoğan, "bu satış kusurludur, yasaya
aykırıdır, hukuka oturmaz" diyerek dava açtı.
Küflenmiş kafalı!
Eskimiş tüfek!
Pis komünist!
Diye yazdılar.
Özelleştirmeyi engelliyor, "vizyonsuz vatan haini" diye köpürmüş
ağızlarla kızdılar. Fakat hukuk "bu küflenmiş kafalı avukatı" haklı
buldu. 4 rafinerisi olan, yılda 300 milyon dolar kâr eden, 12 milyar
dolar ciro yapan, yüksek vergi veren, Türkiye'nin en büyük 5
şirketinden biri ve kendi bölgesinin en yüksek rafineri kapasitesine
sahip TÜPRAŞ'ın ilk satışını iptal etti.
İkinci satış yapıldı.
Onu Koç Holding ile Shell ortaklığı, ilk satıştan 3 misli kadar
yüksek fiyatla satın aldı. Bu kez de "Vatansever avukat
TÜPRAŞ'ımızın değerini korudu, ülkeye milyar dolarlar kazandırdı"
diye yazdılar.
Bunlar yazılır ve "satışı durdurucu işçi sınıfı avukatı ile yeni
alıcı Koç Holding göklere çıkartılırken" ilk satış sonrası TÜPRAŞ'ın
yüzde 14,76 hissesinin, borsaya, SPK'ya, halka, öbür alıcılara haber
verilmeden gizlice Sami Ofer adlı İsrailli bir büyük işadamına
"gizlice satıldığı" ortaya çıktı.
Yasaya aykırı.
Özelleştirmeye ters.
Eşitliği yaralayıcı.
Ve Sami Ofer ile onunla ilişkili fonlara 6 ayda 800 milyon dolar
kazandıracak bir rant yaratıldığı ortaya çıktı. SPK'nın Başkanı
Doğan Cansızlar; "bu satışın içerden bilgi sızdırarak ticaret
yapmaya girip girmediğini araştıracağız" demeye getiren bir çıkış
yaptı.
Soruşturma başlattı.
Hükümet çatladı.
Özelleştirmeden sorumlu bakan ilan edilip işe başlamış, sonra
özelleştirme elinden alınmış bakanlardan Abdüllatif Şener, "ben
olsam böyle yapmazdım" diyerek Ofer'e gizli kazanç sağlandığını
söyleyenlere destek çıkan bir tavır gösterdi. Bu arada Meclis'e
AKP'den girmiş, sonra bu partiden ayrılmış bir milletvekili, Emin
Şirin de "Ofer'in Türkiye'deki ortağı ve işlerinin takipçisi olan
Global'in sahibi Mehmet Kutman'ın Kurban Bayramı'nda Maliye Bakanı
Kemal Unakıtan ile Hong Kong'a, Ramazan Bayramı'nda da Romanya'ya
gidip gitmediğini" soran bir önerge verdi. Başbakan Erdoğan'ın da
Ofer'in işlerin başındaki oğlu Eyyal Ofer'le otel odalarında
görüştükleri yazıldı.
Ve çok anlamlı!
Düşündürücü!
Aptalı bile uyandırıcı!
AKP'inn önerisiyle Meclis'ten
gece yarısı geçirilen "torba kanun"daki değişiklikle Ofer ve yerli
ortağı Kutman'a hem Kuşadası Limanı çevresinde ve hem de
Galataport'ta "büyük bir imar avantajı" sağlandığı ortaya çıktı.
Ofer'leme bakanı yer!
Yemesi gerekir.
Başbakan'ı sallar.
Sallaması gerekir.
Çünkü "iyi fiyatla satıyoruz, kiralıyoruz, ülkemizi kazandırıyoruz"
edebiyatının altında yolsuzluk, usulsüzlük, kapalı kapılar ardında
görüşerek adam kayırma, TBMM'yi "çalınan minareye kılıf hazırlayan"
durumuna düşürme, bakanlıkları ve iktidarı, "mızrağı çuvala
sığdırmaya" alet etme sinsi girişimleri ortaya çıkıyor.
|