Bir güzellik işte!

 

Umur Talu

Sabah 14.09.2005



Her hikayenin başka türlü anlatılması da mümkün. Her olayda farklı yorum, her rakamdan farklı mana mümkün.
"Büyük özelleştirme" yi öyle bir zaviyeden özetleyeyim dedim.
Ekonomi tahsilli olsam da, artık ekonomi uzmanı değilim; finans, piyasa ve borsa uzmanı hiç değilim. Uzmanlık bir yana, alerjim olduğu bile söylenebilir.
Dikkatime rağmen hata yaparsam, "uzmanlar" nasıl olsa başıma vurur.


Tüpraş'ın yüzde 51'i, biliyorsunuz, 4 milyar 140 milyon dolara, Shell'i de küçük ortak alan Koç Grubu'nun oldu.
Hayırlı olsun! Lakin, herkes dikkat çekti; bir yıl önce yüzde 65.76 hisse sadece 1 milyar 300 milyon dolara satılmış, el sıkışılmış, ihale Petrolİş sendikasının girişimi ve Danıştay'ın "dur" demesiyle iptal edilmişti.
Herkes yazdı; bir yıl önce tamamına 2 milyar dolar biçilen koca Tüpraş, şimdi 8 milyar dolara gelmişti.
Fakat şöyle bir şey de olmuştu.


Bundan 6 ay önce, bir gece ansızın, Tüpraş'ın bir kısım hissesi yola çıktı.
Devletin yorgun kucağından, piyasa-yatırım-borsa-spekülasyon dünyasının iştahlı, arzulu bedenlerine doğru.
Bir yıl önce yüzde 65.76 hissesi için de... Bir yıl sonra yüzde 51 hissesinin satışı için de ihaleler, zarflar, açık artırmalar yapılan heybetli şirketin bir kısım hissesi, bir gece adeta aşığına kaçtı.
Her masalda olduğu gibi, rivayet muhtelif: Kimi der ki, "aşığına kaçtı." Kimi der ki, "basbayağı kaçırdılar." Kimi der ki, "ayın 14'ü gibi kızı resmen peşkeş çektiler."
Ben onu bilemem.


Bilinen, Maliye Bakanı Unakıtan Bey'in de çok iyi ve çok yakından bildiği bir şey: Bir gece, Tüpraş'ın yüzde 65.76 eksi yüzde 51 eşittir yüzde 14.76 hissesi, Mehmet Kutman Bey'e ait Global Yatırım şirketine akıverdi. 446 milyon dolar karşılığında.


"Akıverdi", çünkü, yüzde 51'i için kıran kırana ihale yapılan hisselerin yüzde 15 kadarı, kelimenin tam anlamıyla ihalesiz verilmişti.


Alıcı "cömert" davranmış, hisselere o günkü "piyasa değerinin yüzde 50 fazlası" nı ödemişti.
Ne iyi "man", yani adam ve tabii kadınlardı bir kısım piyasacı ve borsacılar ve tabii hancılar, yolcular, uncular. Durup dururken, piyasa fiyatının üstüne çıkıyor, risk alıyorlardı. Sonra şöyle bir şeyler oldu:


1. Bu 446 milyon dolarlık hissenin en az üçte ikisi, rivayete göre, Global'in dünya ahret dostu İsrail şirketi Ofer' e gitmişti. İhalesiz, elden ele.


2. Global'in de büyük oyunculardan, baş aktörlerden biri olduğu Borsa'da, kimilerinin "Ekonomi çok iyi gidiyor da ondan" diye izah ettiği biçimde, Tüpraş hisseleri bir yılda yüzde 68 filan değer kazanıyordu. Bir yıl ve yüzde 68.


3. Global, yüzde 14 küsur hisseyle Tüpraş'a ortak olmuştu ya, özelleştirilecek Tüpraş yönetimine iki üye sokmaya hak kazandı. Tabii, özelleştirme ihalesine kendisinin ve ortaklarının katılmaması şartıyla. Herhalde yani.


4. Ne ki, piyasa, oynak bir durum. Fiyatlar, vaatler, eh ahlak filan da. Önceki günkü ihaleye azıcık kala, Global, yanına İsrailli dostu Ofer ile bir de artık tamamen Doğan Grubu'nun olmuş Petrol Ofisi'ni alarak Tüpraş ihalesine de katılmaya karar verdi.


5. Hay Allah! 6 aydır Tüpraş'ın yönetiminde bulunan, her türlü bilgi, belgeyi gören, şirket politikasını, özelleştirme koşullarını, piyasa fiyatlarını etkileyebilen iki "etik, tetik" üye bu karar üstüne Tüpraş'tan istifa edip eve döndüler. Kesin, bildikleri, gördükleri her şeyi unutmuşlardır. Evde, ihale adayı Global vardı. Bir kısım medya bunu "Helal olsun Global centilmenliğe" diye alkışladı. Duygusal bir andı.


6. Hem Tüpraş'ın yüzde 15 kadarını alarak, hem yönetimine girerek, hem Borsa'da Tüpraş hisselerini elbette alıp satarak, tutarak, yatarak, hem de son anda ihaleye katılıp zarf atarak Global bir şekilde fiyatlar yükseltilebilir miydi; bilmiyorum.


7. Biliyorum, şunu: Nasıl olduysa, bir yılda birim hisse değeri yüzde 68 artarken, özelleştirme ihalesindeki değeri ise yüzde 300 kadar artmıştı. Koç, o bedeli ödedi. Tabii memleket de kazandı.


8. Global ve İsrailli aşıkların bir yıl değil, 6 ay önce ihalesiz aldıkları 446 milyon dolarlık kız ise, Koç'un ödediği bedel sonunda, oturdukları yerde, 1 milyar 198 milyon dolarlık çeyiz getirdi. 6 ayda yüzde 168 artarak; yıllık yüzde 300 artış hızını bile geçerek. 6 ayda 752 milyon dolar, 6 ayda yüzde 168 kar. Yok böyle bi şey!


9. Dedim; ben uzman değilim: Eminim bu hikayede Türkiye kazanmıştır, eminim hükümet kazanmıştır, eminim Hazine, eminim Maliye kazanmıştır. O manevi tatminden eminim, bakan-bakmayan, global-yerel çok kişi payını almıştır.


10. Ne mutlu Türk'üm diyene, ne mutlu Türk'ü yiyene, ne mutlu Tüp'ü emene!