OYAK'a Destek...

HİKMET ÇETİNKAYA

Cumhuriyet / 09.09.2005

OYAK Genel Müdürü Coşkun Ulusoy , Türkiye'nin kendi değişimini kendisinin yönetmesini isterken şöyle diyor:

''Ne yazık ki yönetemiyor. Dünya koşulları içinde uçan bir yaprak gibi sürükleniyor...''

Ulusoy haklı!..

Türkiye küreselleşen dünyada kendi ayakları üzerinde durmayı beceremiyor...

Dünyada ekonomik çıkarlar söz konusu. Emperyalizmin kolları tüm dünyayı sarmış. Kurtuluş ABD' ye, İngiltere' ye sarılmak. Olmadı İtalya, Fransa, Almanya' yla birlikte olmak...

Bu koşullar içinde sorunlar derinleşiyor Türkiye'de. İşsizlik ve yoksulluk artıyor. Aç insanlar bu nedenle ya dinsel kimliğe ya da etnik kimliğe sarılıyor...

Son günlerde utanç verici fotoğraflarla karşılaşıyor insanoğlu. Fotoğraflar Afganistan'da, işgal atındaki Irak' ta değil, emperyalizmin imparatoru ABD' nin New Orleans kentinde.

Irk ve sınıf ayrımcılığı en önde duruyor, siyah ve yoksullar acının ve hüznün orta yerinde boy gösteriyor...

ABD , New Orleans'ta kendi insanlarını korumaktan yoksun!..

Türkiye'yi yönetenler, ekonominin düzlüğe çıktığını söyleyen bu fotoğraflara baktıkça acaba ne düşünüyorlar?

TÜPRAŞ' ı yabancılara satmak isteyen kafa neyin peşinde, amacı ne?

Bu noktada OYAK Genel Müdürü Ulusoy diyor ki:

''Ülkede 70 tane banka var, ama bir tane TÜPRAŞ ve ERDEMİR var. OYAK olmazsa diğer bankalar çalışır. TÜPRAŞ ve ERDEMİR olmazsa uçaklar uçmaz, sanayi zora girer...''

Doğruları söylüyor OYAK Genel Müdürü Ulusoy...

OYAK temelde askerlerin emekli fonu. Milli Savunma Bakanlığı'yla sadece ilişkisi var. OYAK' ta emir komuta zinciri yok. Devletten kaynak aktarımı ise hiçbir dönem olmadı...

Ulusoy devam ediyor:

''OYAK'ın bir iki patronu yok. Yani bir iki kişinin çıkarına değil. 222 bin kişinin çıkarı söz konusu. Bu da Türkiye'nin çıkarına yönelik bir çaba.''

Cumhuriyet'in Ekonomi Servisi Şefi Hasan Eriş, OYAK Genel Müdürü'yle söyleşi yaptı...

Ulusoy, OYAK' ın net dönem kârını da açıkladı: 743.7 trilyon lira. Özsermayesi 3.7 katrilyon lira. Varlıkları 11.5 katrilyon lira.

Ulusoy'un arkadaşımız Hasan Eriş'e yaptığı açıklamayı okuyunca yıllar öncesine, Turgut Özal 'lı yıllara gittim...

ANAP, 1983 seçimlerinde tek başına iktidara gelmişti...

Bir özelleştirme furyası başladı...

Özal ne diyordu:

''Devlet otelcilik mi yapacak; sucuk, peynir mi üretecek?''

Aslında her şey ideolojikti...

Üçüncü dünya ülkelerinde izlenen siyasal ve ekonomik politikalar kamu kurum ve kuruluşlarını yabancılara satmak isterlerdi...

Emperyalizm dünyayı sararken Türkiye de bu tuzağa bilerek düştü...

Merkez kapitalizm ''küreselleşme masalı'' yla ABD önderliğinde, İngiltere' nin desteğinde ilerlerken dünya demir üretimini kontrol etmek istiyordu...

TÜPRAŞ da öyle!..

ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi kapsamındaydı her şey...

Kapitalizmin AB ayağı, eski sosyalist ülkelerdeki işbirlikçilerinin gözü Türkiye'deydi...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan' ın Washington, Brüksel ve Londra'da ''demokrasi kahramanı olarak algılanması'' bu yüzden değil miydi?

TÜPRAŞ bölgenin en büyük rafinerisi, ERDEMİR ise Türkiye ekonomisinin can damarıdır...

Türk Telekom da öyle!..

Bu iş Et ve Balık Kurumu'nu, SEK' i, çimento fabrikalarını özelleştirmeye benzemez...

OYAK Genel Müdürü Coşkun Ulusoy önemli şeyler söylüyor...

TÜPRAŞ, ERDEMİR ve Telekom 80 yıllık laik, demokratik Cumhuriyetin alın teriyle oluşturduğu stratejik değerleri olan kuruluşlardır...

Başka ülkelerin devlet kurumları, şimdi 80 yıllık kuruluşlarımıza, alın terimize sahip çıkmak istiyorlar...

OYAK'a destek veriyorum...

Bir iki patronu yok, 222 bin üyesi var...

OYAK , ne KİT ne de Türk Silahlı Kuvvetleri' nin bir parçası...