GENEL MERKEZLERİ İSTANBUL'DA BULUNAN TÜRK-İŞ'E  BAĞLI 9 SENDİKA'DAN

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ YÖNETİCİLERİNE, AKP İKTİDARINA BÜYÜK TEPKİ:

 

Artık yeter, bıçak kemiğe dayandı; yandaş sendika sevdanızdan vazgeçin!

 

Belediye-İş Sendikası'nın örgütlü bulunduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde, Hizmet-İş Sendikası’nın  belediye işçilerine yönelik zorla sendika değiştirme baskısı protesto edildi. Genel merkezleri İstanbul’da olan Türk-İş’e bağlı sendikalar, 9 Mart, saat 12.00’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde kitlesel bir basın açıklaması yaparak işçileri sendika değiştirmeye zorlayan İstanbul Büyükşehir belediyesi yöneticilerini ve siyasi iktidarı kınadılar, Belediye-İş Sendikası'nın yanında olduklarını bildirdiler.

 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan ve Belediye-İş'te örgütlü olan işçilerin, Belediye-İş şubelerinin, Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul ile Petrol-İş Deri-İş, Hava-İş, Kristal-İş, Tekgıda-İş, TGS, TÜMTİS, TOLEYİS sendikalarının genel başkan ve yöneticilerinin, şubelerin, emek örgütlerinin katıldığı protesto eyleminde zorla sendika değiştirme ayıbının ve suçunun son bulması talep edildi.

 

Sendikamız Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, Genel Mali Sekreteri İbrahim Doğangül ile İstanbul 1 Nolu ve İstanbul 2 Nolu şube yöneticilerimizin de katıldığı kitlesel basın açıklamasında işçiler sık sık, “Çadırları kurarız, hesap sorarız”, “ Baskılar bizi yıldıramaz”, “Direne direne kazanacağız”, “Zafer direnen emekçinin olacak”,  “Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek”,“Susma, sustukça sıra sana gelecek”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “İşveren elini sendikadan çek”, “Zam, zulüm, işkence, işte AKP”, “Taşeron sendika istemiyoruz” “İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız” “Yaşasın sınıf dayanışması” şeklinde sloganlar attılar.

 

Kitlesel basın toplantısında, genel merkezleri İstanbul'da bulunan sendikalar adına açıklamaları Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel ve Hava- İş Genel Başkanı Atilay Ayçin yaparken Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul da yaptığı konuşmada belediye işçilerine yapılan sendika değiştirme baskısı nedeniyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi yöneticilerini ve bürokratlarını sert bir dille uyardı.

 

Artık yeter, bıçak kemiğe dayandı

Türkel yaptığı konuşmada, bundan 6 yıl önce Orman-İş Sendikası'na yapılan baskı ve zulümler  sonucu, Orman-İş Sendikası'nın üyelerinin Hak-İş'e bağlı Öz Orman-İş Sendikası'na geçirilmek istendiğini, işçilerin sendika değiştirmeye zorlandığını, Orman-İş üyelerinin bu baskılara karşı hala direndiklerini, sürecin hala bitmediğini, yargıda olduğunu söyledi. Türkel, bu operasyonu siyasi iktidarın desteklediğini belirtti. Sendika değiştirme baskılarının bitmediğini, sürecin devam ettiğini belirten Türkel, Orman-İş üyelerinin Öz Orman-İş'e geçmemek için hala direndiklerini, şimdi de yerel yönetimlerde operasyonlara başlandığını bildirdi.  Siyasi iktidarın, emekten yana, onurlu mücadele veren sendikalara baskılarını sürdüğünü vurgulayan Türkel, Petrol-İş'in Gaziantep'te örgütlendiği bir işyerinde üyelerinin zorla Hak-İş'e bağlı Öz İplik-İş'e üye yapıldığını, aynı baskıların Tekgıda-İş'in örgütlü olduğu Çaykur'da da yaşandığını ve bu operasyonun yargıdan geri döndüğünü belirtti.

 

İktidarın yandaş sendika yaratma operasyonlarının bitmediğini, Hava-İş'in, örgütlü olduğu THY'de toplu iş sözleşmesi yapamaz duruma getirildiğini belirten Türkel şöyle devam etti:

“Şimdi de benzer bir olayı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde yaşamaktayız. Belediye-İş üyelerinin zorla Hak-İş'e bağlı Hizmet-İş Sendikası'na geçirmeye çalışıyorlar. Biz tüm bunlara dur demek için, siyasi iktidarı son kez uyarmak için buradayız.  Belediye-İş üyelerinin sendika seçme özgürlüklerine sonuna kadar saygılıyız ama baskıyla, bürokratlarla bu işin yapılmasına karşıyız. Bu durumu, bu baskıları kınamak için buradayız. Başbakan'a buradan bir çağrıda bulunmak istiyorum. İleri demokrasi var dediğiniz ülkemizde işçiler siyasi parti görevlilerinin baskısıyla, zulümle sendika değiştirmeye zorlanıyor. Bunları görmüyor musunuz? Gelin bu yanlıştan vazgeçin. Yandaş medya, yandaş sivil toplum örgütü, yandaş sendika sevdanızdan vazgeçin. Artık yeter, bıçak kemiğe dayandı.”

 

Arka bahçede elinize batacak dikenler var

Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin de yaptığı konuşmada, “Belediye başkanlarına, şube başkanlarına sesleniyorum. İşçilerin özgür iradesiyle seçtiği sendikasını saygıyla karşılayın. Belediye işçisinin ekmeğiyle, işiyle, aşıyla uğraşmayın” dedi. Ayçin şöyle devam etti:

 

“Ama biz biliyoruz ki  bu kavgada sadece İstanbul Büyükşehir belediyesini hedef alırsak, Belediye başkanı ile sorunu çözmeye çalışırsak hedefi küçültmüş oluruz, hedefi yanıltmış oluruz.  Bu belediye AKP'nin belediyesi değil mi? Bu kadrolar AKP'nin kadrosu değil mi? Bu talimatlar AKP'den gelmiyor mu? Bunlar AKP'nin parti politikaları değil mi ? İki dönemdir iktidarda olan AKP, birincisi “demokrasi bizim için amaç değil, araçtır”, ikincisi de  “patronlarıma uzanan eller karşısında beni bulur” diyor. Biz de buradan işçi sendikaları olarak siyasi iktidara sesleniyoruz. Başta belediye işçisi olmak kaydıyla bundan sonra işçilere uzanan bütün eller kırılacaktır. İş Yasası'nı değiştirdiler; yetmedi. Sosyal güvenlik yasasını değiştirdiler; yetmedi. Torba Yasa'yı getirdiler; yetmedi. Yarın Ulusal İstihdam Stratejisini getirecekler; yetmeyecek. Kıdem tazminatı; yetmeyecek. Amaçları şu; “Türkiye bir bütün olarak ya bizim isteğimiz gibi olacak ya da yok olacak” diyorlar. Ama buradan sesleniyoruz. Bugün burada bulunan 9 sendika, Türk-İş'te örgütlü olan sendikalar olarak sesleniyoruz. Hani siz Türk-İş'i kendinize arka bahçeniz olarak tanımlıyordunuz ya. Sayın Başbakan o arka bahçenin içerisinde elinize batacak dikenler var. Mücadeleci sendikalar var. İşçi sınıfına önderlik edebilecek sendikalar var. Bundan sonra nerede bir eylem varsa buradaki sendikalar orada olacak. Küçük işyeri olabilir, büyük işyeri olabilir. Nerede haklı bir direniş ve eylem varsa var ise biz orada olacağız. İşte bu taa Türk-İş Genel Kurulu'na kadar gidecek uzun yürüyüşün bir başlangıcıdır.”

 

Bunu devam ettirdiğiniz müddetçe yataklarınızda rahat uyuyamazsınız!

 

Belediye- İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul da yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“İstanbul Büyükşehir Belediyesinde adı sadece sendika olan Hizmet-İş'in yarattığı, onların yöneticilerin yarattığı, bürokratlarla yarattığı bir huzursuzluk var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde yıllardır birlikte çalışan üyelerimiz birbirleriyle konuşmaz hale geldi. Birbirleriyle kavga eder hale geldi. Bu baskıları, bu huzursuzlukları devam ettiren yöneticilerdir. Eğer bu haksızlıklara devam ederlerse elimizde olmayan sebeplerden dolayı çok daha vahim olaylar olma ihtimali yüksek. Bu nedenle diyoruz ki, bırakın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan işçi arkadaşlarımız İstanbul halkına hizmet etsin, hizmet etmeye devam etsin. Bırakın, bu sizin işiniz değil. Siz görevinizi yapın. Bırakın Hizmet-İş Sendikası'nın taşeronluğunu yapmayı. Siz devlet görevlisisiniz. İşinizi yapın. Buradan sesleniyorum. Ey Hizmet-İş Sendikası'nın yöneticileri. Hazıra konmayı, oturduğunuz yerden beslenmeyi bırakın. Eğer işçiye saygınız varsa, işçi kimi, hangi sendikayı istiyorsa buna işçi karar versin. Bundan daha demokratik, daha adaletli bir yöntem mi var? Oturduğunuz yerden, kahve içerek insanları işten atmayla, yerlerini değiştirmeyle, sürgünle, çocuklarını aç bırakmayla korkutarak sendika değiştirmeye zorlamak adalet midir? Bunu yapan bürokratlara, bunu yapan müdürlere ve amirlere son kez sesleniyorum. Şunu bilin ki bunu devam ettirdiğiniz müddetçe yataklarınızda rahat uyuyamayacaksınız. Rahat uyuyamazsınız, bunu bilin."