Genel Sağlık(sızlık) Sigortası 1 Ekim 2008’de yürürlüğe giriyor:

 

“Herkese Sağlık Güvenli Gelecek” için sesimizi yükseltelim

 

24 Eylül elimizden alınmaya çalışılan sağlık ve sosyal güvenlik haklarımız için eylem günüydü,  İstanbul, İzmir başta olmak üzere yurdun çeşitli yerlerinde protesto gösterileri vardı.

 

İstanbul’da 24 Eylül Çarşamba günü  “Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu”nu oluşturan çok sayıda sendika, meslek odası, demokratik kitle örgütü ve siyasi partiye üye yüzlerce insan 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe girecek olan Genel Sağlık Sigortası Yasası’nı protesto etmek için Unkapanı'nda bulunan SGK Bölge Müdürlüğü'ne yürüdü.

 

Yürüyüşte, "Herkese sağlık güvenli gelecek" pankartı açılarak, "AKP'yi istemiyoruz", "Emekçi düşmanı AKP", "Parasız sağlık, parasız eğitim"  “Sağlık haktır satılamaz” Sağlıkta ticaret olmaz” dövizleri taşındı. Ellerinde pankartlar ve flamalarla renkli bir görünüm oluşturan yürüyüşçüler yol boyunca  "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz", "AKP istifa", "IMF'ye değil, emekçiye bütçe"  sloganlarını attılar. Yürüyüşte SSGSS tasarısından en fazla zarar görecek kesimler arasında yer alan kadınların sloganı ise 

“ Hem evde hem işte çalışıyoruz, yıpranma payı istiyoruz” du.

 

Basın açıklamasını, Sosyal Güvenlik Kurumu önünde toplanan platform üyeleri adına Eğitim-Sen İstanbul 8. Nolu Şube Başkanı ve KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hatun İldemir okudu.

 

Yasanın AKP tarafından IMF direktifleriyle hazırlandığını söyleyen İldemir, örgütlü olmanın önemine vurgu yaparak şöyle konuştu: "Örgütlü değilseniz sağlığınızda emekliliğiniz de iş güvenceniz de patronların ve onlara arka çıkan siyasilerin iki dudağı arasındadır. Milyonlarca kamu emekçisinin 'toplu görüşme' adı altında orta oyunu ile oynamaları AKP Hükümeti emekçi sınıflara olan yaklaşımını bir başka pencereden bizlere gösteriyor. Bu muazzam tepkilere rağmen kanunu Meclis'ten geçiren AKP her zamanki gibi 'bağırıp çığırıp, susarlar' diye düşünüyor ama biz susmayacağız" dedi.

 

Ülkemizin dört bir yanında ücretine, iş güvencesine, geleceğine sahip çıkmak üzere örgütlenen, sendikalaşan  binlerce işçinin sendikalı oldukları için işten atıldığını da sözlerine ekleyen İldemir “Sendikalaşmak çalışan her işçinin Anayasal hakkı ve başta sağlık ve emeklilik olmak üzere insanca yaşamın da güvencesidir” diye devam etti.  

 

IMF’nin Dünya Bankası’nın uluslar arası ve yerli sermaye sınıflarının çıkarları doğrultusunda AKP Hükümeti eliyle yok edilmeye çalışılan sağlık sosyal güvenlik örgütlenme ve yeterli ücret hakkımızı sonuna kadar savunacağız diyen İldemir “ Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu, olarak bu gayri insani bu gayri ahlaki düzenlemelerin peşini bırakmayacağız” dedi.

 

Polislerin yola yayılan kitleye karşı kaba tutumlarıyla bir ara gerginleşen ortam, platform üyelerinin araya girmesiyle tekrar sakinleşti… 

 

İzmir de “AKP sağlığa zararlıdır” dedi

 

Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu üyeleri, İzmir’de  de Eski Sümerbank önünde bir basın açıklaması yaptı. "Kadını kocaya, babaya mahkum eden Sosyal Güvenlik Yasası'na hayır" yazılı pankartın açıldığı açıklamada platform üyeleri sık sık "AKP sağlığa zararlıdır" "Parasız sağlık, parasız eğitim"  sloganlarını attılar. SES Genel Başkanı Bedriye Yorgun'un da katıldığı açıklamaya, İzmir Kadın Platformu üyeleri de katılarak destek verdi. Platform adına açıklamayı yapan SES İzmir Şube Başkanı Ergun Demir, toplumun tüm itirazlarına, tepkisine rağmen SSGSS Kanunu'nu Meclis'ten geçiren AKP iktidarının her zamanki bağırıp çağırıp sonra susarlar diye düşündüğünü belirterek, AKP iktidarının bu kez yanıldığını, dün olduğu gibi bugün de susmayacaklarını söyledi. Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu olarak bu gayri vicdani, bu gayri insani, bu gayri ahlaki düzenlemelerin peşini bırakmayacağız" diyen Demir, AKP Hükümeti eliyle yok edilmeye çalışılan sağlık ve sosyal güvenlik haklarını sonuna kadar savunacaklarını kaydetti. Hükümeti eliyle yok edilmeye çalışılan sağlık ve sosyal güvenlik, örgütlenme ve yeterli ücret haklarımızı sonuna kadar savunacağız” dedi.

 

 

Toplumun vicdanında ve bilincinde mahkum olan yasa

 

1 Ekim 2008 günü yürürlüğe girecek olan Genel Sağlık Sigortası’na ilişkin düzenlemeyle birlikte sonuçlarını aşamalı olarak yaşayacağımız 5510 sayılı SSGSS Kanunu;

 

• Emeklilik yaşını altmış beşe, prim gün sayısını 7.200’e çıkararak emekliliği imkânsız derecesinde zorlaştıracak,

• Emekli maaşı bağlanma oranı ve güncelleme katsayısını düşürerek emekli aylıklarını yüzde 23 ile yüzde 33’e varan oranlarda düşürecek,

• Bir dizi meslekte yıpranma payını ortadan kaldıracak kadar gayri insani;

• Malullük ve ölüm aylığını hak etmek için gerekli hizmet süresini 10 yıla, prim gün sayısını 1.800’e arttıracak,

• Geçici iş göremezlik ödeneğini yatarak tedavilerde üçte ikiden yarıya azaltacak,

• Sigortalıların dul eşlerinin maaşlarını düşürecek kadar gayri vicdani;

• Aylık geliri asgari ücretin üçte birinden fazla olan bütün vatandaşların GSS primi ödemesini zorunlu kılacak,

• Sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkını prim ödeme zorunluluğuna bağlayacak,

• Özel sağlık sigortası yaptıracak parası olmayan vatandaşlara ancak asgari/sınırlı sağlık hizmeti sunacak,

• Primlerini ya da yüzde 30’dan başlayıp yüzde 300’e kadar çıkan “fark ücret”lerini ödeyemeyecek vatandaşları sağlık hizmetinden mahrum bırakacak.