|
20 Mayıs 2010
MADEN SEKTÖRÜNDE TAŞERONLAŞMA DURDURULMALI, VERİLEN İHALELER İPTAL EDİLMELİDİR
Kader değil, taşeronlaştırma öldürdü
Türkiye, Zonguldak-Gelik bölgesindeki Karadon maden ocağında meydana gelen grizu patlamasında 30 madencinin sağ olarak kurtarılmasını adeta nefesini tutarak, umutla beklerken, maden ocağından gelen acı haberle sarsıldı. İki madenciye henüz ulaşılamazken, 28 madencinin ölüm haberi ülkemizi yasa boğmuş, örgütümüzde derin üzüntü yaratmıştır. Maden ocaklarında yaşamını kaybeden işçi kardeşlerimize Allah'tan rahmet, madenci işçilerin eş ve çocuklarına, yakınlarına, madenci camiasına başsağlığı ve sabır diliyoruz. Ulusumuzun başı sağolsun.
Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın olay yerine giderek, maden ocağındaki incelemeleri sırasında, bölge insanının bu tür üzüntülere alışık olduğunu, bu mesleğe giren madencilerin böyle şeylerin olabileceğini bilerek maden ocaklarına girdiklerini, mesleğin kaderinde bu tür ölümlerin olduğunu söylemesi ise acımıza öfke katmıştır. İş kazası olmaktan çıkan, iş cinayetlerine, katliamlara dönüşen bu kazaların nedenlerini araştırması, bu tür kazaların bir daha yaşanmaması için tedbir alması gerekenlerin, maden ocaklarındaki ölümleri “kader” ile açıklamaları artık sözün bittiği yerdir.
Daha 6 ay önce, Aralık ayında Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesine bağlı Alpagut köyü yakınlarındaki Bükköy Madencilik İşletmesi'nde metan gazı patlaması sonucu meydana gelen göçükte, 19 madenci hayatını kaybetmişti. Bu yılın Şubat ayında Balıkesir'in Dursunbey ilçesine bağlı Odaköy'de bulunan maden ocağında 13 maden işçisi grizu patlaması sonucu yaşamını yitirdi, 10'u ağır 18 işçi yaralandı. Erhan Ortaköylü adlı şahıs tarafından işletilen maden ocağında 4 yıl önce de 17 madenci grizu patlaması sonucu yaşamını yitirmişti. Son 6 ayda meydana gelen kazalarda ölen, yaralanan madencilerin çalıştıkları ocakların hepsi de taşeron firmalar tarafından işletilen yerlerdir ve bu ocaklarda çalıştırılan işçilerin hiç biri örgütlü, sendikalı değildir.
Bu kazalarda meydana gelen ölümler de grizu patlamaları sonucu olmuştur. Maden ocaklarında grizu rutin ölçümlerinin ve olası risklerin belirlenmesi son derece önemlidir. Bu ocaklarla ilgili yapılan denetim raporlarında eksiklikler belirtilmesine karşın, bu uyarılara dikkat edilmemekte, gerekli önlemler alınmamaktadır. İşçi sağlığı ve işyeri güvenliği önem taşımamaktadır. Bu ocaklarda çalışan işçiler, örgütsüz, sendikasızdır. Maden işçileri sendikalarının verdiği bilgilere göre ülkemizdeki maden ocaklarında 3 bin taşeron işçi çalıştırılmaktadır.
Bu işyerlerinin kuralsız, güvensiz, sağlıklı çalışma ortamlarından uzak olmaları nedeniyle bu tür facialar yaşanmaktadır. Bu büyük acının son olması en büyük temennimizdir. Maden işletmecileri ve kamu yetkililerinin ülkemizi yasa boğan ve sıkça yaşanan bu facialardan ders çıkararak gerekli önlemleri hemen almalarını bekliyor ve talep ediyoruz. Maden ocaklarındaki taşeronlaşmaya son verilmeli ve bu ocaklar güvenli, sağlıklı çalışma ortamı yaratılıncaya kadar, yapılan ihaleler iptal edilmelidir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Petrol-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu adına
Mustafa
ÖZTAŞKIN
|