04.03.2010
HÜKÜMET, ASGARİ ÜCRETİ TUİK'İN 2009 YILI RAKAMINDAN BİLE 142.76 TL DAHA DÜŞÜK AÇIKLAMIŞTI...
Petrol-İş, asgari ücrete ilişkin kararın iptali ve yürütmenin durdurulması için dava açtı
Sendikamız, 2010 yılında geçerli olacak asgari ücretle ilgili Asgari Ücret Tespit Komisyonu Kararı ile dayanak Yönetmelik hükmünün iptali için yürütmenin durdurulması istemli olarak Danıştay 10. Dairesi'nde dava açtı. Hükümet, 2010 yılı başından geçerli olmak üzere ilk 6 aylık dönemde asgari ücreti 16 yaşından büyükler için net 577. 01 TL, 16 yaşından küçükler için ise 499 TL olarak belirlemişti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ise bir işçinin geçinebilmesi için gerekli net asgari ücretin 2009 yılı ilk 6 ayı için 719. 77 TL olması gerektiğini tespit etmişti.
Başbakanlık ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı aleyhine 26 Şubat tarihinde açılan davada, 31.12.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Asgari Ücret Tesbit Komisyonu’nun 29.12.2009 tarih ve 2009/1 sayılı kararının 3-4 nolu fıkraları ile dayanak Asgari Ücret Yönetmeliği’nin 5.maddesinde yer alan “Bu Yönetmeliğin 7. maddesinin birinci fıkrası hükmü saklı kalmak şartıyla” ibaresi ile Yönetmeliğin 7. maddesinde yer alan “işçilerin 16 yaşını doldurmuş olup olmadıklarına göre ayrı ayrı” hükümlerinin iptali talep edildi.
Sendikamız tarafından açılan davada, “Anayasa'nın 55. maddesinde, 'Asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ile ülkenin ekonomik durumu da gözönünde bulundurulur” denilerek şu düzenlemelere dikkat çekildi: “4857 sayılı İş Yasası’nın 39. maddesinde, “İş sözleşmesi ile çalışan ve bu Kanun'un kapsamında olan veya olmayan her türlü işçinin ekonomik ve sosyal durumlarının düzenlenmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca Asgari Ücret Tespit Komisyonu aracılığı ile ücretlerin asgari sınırları en geç iki yılda bir belirlenir ” hükümleri yer almakta, bu yasal hükümlere dayalı olarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 01. 08. 2004 tarih ve 25540 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Asgari Ücret Yönetmeliği şu düzenlemeleri içermektedir:
“ÜCRETTE EŞİTLİK” başlıklı 5. maddesinin “Bu Yönetmeliğin 7'nci maddesinin birinci fıkrası hükmü saklı kalmak şartıyla, asgari ücretin belirlenmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplere dayalı herhangi bir ayrım yapılamaz” ve “ÜCRETİN BELİRLENMESİNDE ESASLAR” başlıklı 7. maddesinde “Ücret en geç iki yılda bir olmak üzere işçilerin 16 yaşını doldurmuş olup olmadıklarına göre ayrı ayrı belirlenir. Komisyon, ücretin belirlenmesinde; ülkenin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik durumu, ücretliler geçinme indekslerini, bu indeksler yoksa geçinme indekslerini, fiilen ödenmekte olan ücretlerin genel durumunu ve geçim şartlarını göz önünde bulundurur. ”
“Yaşa dayalı farklı ücret uygulaması” olamaz Açılan davada, Asgari Ücret Tesbit Komisyonu’nun, 29.12.2009 tarih ve 2009/1 sayılı kararının, Anayasanın 55.maddesi ile İş Yasası’nın 39. maddesinde, asgari ücretin belirlenmesi konusunda “yaşa dayalı farklı uygulama” yapılabilmesine imkan tanıyan bir düzenleme olmamasına rağmen, Yönetmelik hükmüne dayalı olarak asgari ücret belirlemesinde yaş ayrımcılığı yapıldığı, 16 yaşını doldurmamış işçiler için daha düşük bir ücret tesbit edildiği, bu durumun yasal idare ilkesine aykırı olduğu bildirildi. Dava dilekçesinde, Avrupa Sosyal Şartı ve BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi ile üstlenilen yükümlülükler kapsamında, yaşa dayalı ayrımcılık yapılması, üstelik de bunun yasa yerine yönetmelik hükmüne dayalı yapılmasının da hukuka aykırı olduğu, 16 yaşından küçük çalışanlar için düşük asgari ücret belirlemesi yapılmasının, bir anlamda, “çocuk işçiliğini özendiren” de bir uygulama olduğu belirtildi.
Dava dilekçesinde, asgari ücretin, bir işçinin ailesi ile birlikte zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde belirlenmesi gerekirken, tek bir kişi olarak işçinin ihtiyaçlarının temel alındığı, üstelik, bu konuda TÜİK tarafından 2009 yılı için belirlenen asgari ücret net tutarının bile 720,00 TL olduğu, aradaki ciddi fark nedeniyle 2010 yılı için TÜİK’den hesaplama bile talep edilmeksizin asgari ücret belirlemesi yapıldığı, 2006 yılından bu yana TÜİK önerisi ile belirlenen asgari ücret arasındaki farkın çalışan aleyhine sürekli arttığı, belirlenen asgari ücret tutarının bilimsel verilerle desteklenebilir, hukuken denetlenebilir/açıklanabilir nitelikte olmadığı da vurgulandı. TUİK'E GÖRE ASGARİ ÜCRET NE OLMALIYDI?
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
PETROL-İŞ SENDİKASI MERKEZ YÖNETİM KURULU
NOT: DAHA GENİŞ BİLGİYE SENDİKAMIZIN www.petrol-is.org.tr web adresinden ulaşabilirsiniz.
|