basın açıklaması...basın açıklaması...basın açıklaması...basın açıklaması...
16 Aralık 2010
İŞTEN ÇIKARTILAN ÜYELERİMİZ TEKRAR İŞE ALINMALI, İŞVEREN 2011 YILI İÇİN TİS MASASINA OTURMALIDIR!
Petrol-İş, Deva Holding işvereninin baskılarına boyun eğmeyecektir!
Ülkemizde 1958 yılından bu yana faaliyette bulunan, Çerkezköy, Kartepe (İzmit) ve Topkapı'daki üretim tesisleriyle jenerik ilaç sektöründe Türkiye'nin 5. büyük firması olan Deva Holding, 54'ü Çerkezköy, 19'u Kartepe'den olmak üzere 73 üyemizi işten çıkarttı. Deva Holding işvereni, 2011 yılı için Petrol-İş Sendikası ile toplu iş sözleşmesi masasına oturmayacağını beyan ederek, fabrikalarda çalışan 450 sendika üyesi işçiye bireysel sözleşme imzalatmayı dayatmış, bireysel sözleşme imzalamayan işçilere baskı yapmış, imzalamayanları ise işten çıkartmakla tehdit etmiştir. Deva Holding çalışanı, 73 Petrol-İş üyesi işçi, bireysel sözleşme imzalamadıkları için işten çıkartılmıştır.
TİS için neden yetki alınamıyor? Ülkemizdeki yasalara göre çalışanların patronlara karşı haklarını koruyup geliştirebilmesi için sendikalara üye olmaları yetmiyor. 2822 sayılı yasa, sendikaların çalışanlar adına davranabilmesi, onlar adına toplu sözleşme imzalayabilmesi için “yetkili” olabilmelerini, bunun için ise o işyerinde çalışan tüm işçilerin yarıdan bir fazlasının ilgili sendikaya üye olması gerektiğini emretmektedir. Ayrıca o sendikanın, ülkede o işkolundaki toplam çalışan sayısının en az % 10'unu temsil etmesi şartı da cabası!
Hal böyle olunca bütün sektörlerde örgütlenme zorluğu ortaya çıkmaktadır. (“Müjdeler olsun! Anayasayı değiştirdik, artık bütün işçiler birden fazla sendikaya üye olabilecekler” diyen sayın başbakanın kulakları çınlasın!)
İlaç sektörünün özel bir durumu ise bunu daha da zorlaştırmaktadır: Propagandistler.
İlaç sektöründe yetki tespitine esas alınan toplam çalışanlar ikiye ayrılmaktadır: 1- Fabrikada ve bürolarda çalışanlar, 2- Türkiye'nin dört bir yanına dağılmış, satış ve pazarlama elemanları (propagandistler). Bir araya gelme şansları neredeyse hiç bulunmayan, ortak hareket etmek şöyle dursun, birbirleriyle rekabet esasına dayalı olarak çalıştırılan ve ilaç sektöründe değil, daha çok satış – pazarlama sektöründe sayılması gereken propagandistlerin bu durumu, hem kendilerinin çalışma ve yaşam koşullarını zorlaştırmakta, hem de fabrikalarda üretim yapan işçilerin örgütlenmesinin önünde engel oluşturmaktadır. Bu durumun gerçek sorumlusu ise elbette bu 12 Eylül artığı yasaları değiştirmek için çaba göstermeyen siyasi iktidarlar ve yasaların arkasına sığınan ilaç işverenleridir!
Deva Holding suç işliyor! Sektördeki diğer firmalarda olduğu gibi Deva Holding'de de Petrol-İş, işyerindeki üretimden gelen örgütlü gücüne dayanarak, “yetkisiz” de olsa işverenle masaya oturmakta ve TİS imzalamaktaydı. 13 Aralık Pazartesi günü bütün işçileri fabrikada toplayan işveren yetkilileri, maliyetlerin yüksekliği ve hükümetin uyguladığı ilaç politikaları sonucu kar oranlarının düşmesini bahane ederek, 01 Ocak 2011 yılından geçerli olacak TİS için sendikayla toplu sözleşme imzalayamayacağını bildirmiş, işçilere de bireysel sözleşme imzalamaları için baskı yapmaya başlamıştır. Bireysel sözleşme imzalamayan üyelerimiz işten çıkartılmıştır. Deva Holding işvereninin işçileri baskı ve tehditle bireysel sözleşmeye zorlaması ve kabul etmeyenleri işten çıkartması, hem Türk Ceza Kanunu'na göre suçtur, hem de Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Deva Holding işvereni bu hareketle aynı zamanda Petrol-İş'e karşı tavır almakta, sendikanın Deva Holding işyerlerindeki varlığını tanımamaktadır. İşverenin bu tavrı asla kabul edilemez.
Petrol-İş Sendikası olarak işten çıkartılan arkadaşlarımızın tekrar işe alınmalarını ve Deva Holding işvereninin 2011 yılı toplu iş sözleşmesi için masaya oturmasını talep ediyoruz. Petrol-İş Sendikası baskılara asla boyun eğmeyecek, yetki alınamasa bile bu işyerindeki örgütlülüğünü devam ettirecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
PETROL-İŞ SENDİKASI
|