26. Dönem 2. Olağan Başkanlar Kurulu Sonuç Bildirgesi

 

 

ÖZGÜRLÜKÇÜ VE DEMOKRATİK

SENDİKAL YASALAR İSTİYORUZ

 

22.05.2008

 

 

Petrol-İş BAŞKANLAR KURULU 21-22 Mayıs 2008 tarihinde BATMAN’da toplanarak yurt ve dünya gündemi ile örgütsel sorunları değerlendirdi. İki gün süren toplantıların ardından çeşitli kararlar alındı. Bu doğrultuda, Başkanlar Kurulu, toplantılarda kararlaştırılan hedeflerini ve amaçlarını aşağıdaki şekilde kamuoyuna iletmeyi uygun bulmuştur.

 

Komşumuz Irak’ın insanlık dışı bir emperyalist işgal altında olmasını ve tüm bölgemizin bu işgal neticesinde savaş alanı haline dönüştürülmesini şiddetle bir kez daha kınıyoruz. ABD, İngiltere, İsrail saldırganlarının sadece Irak’a değil, çıkarlarına aykırı gördükleri başta ülkemiz olmak üzere, İran, Suriye ve Lübnan’a yönelik olarak aynı işgal mantığıyla davranmasını reddediyoruz.

 

Türkiye, Bakü, Tiflis, Ceyhan Projesi ile petrol ve gazın dünya pazarlarına ulaşmasında kritik bir rol oynayacaktır. Ancak, emperyalist güçlerin, Hazar ve Ortadoğu petrollerinin taşındığı bir enerji koridoru olma rolünü Türkiye'ye karşılıksız vermeyecekleri bilinmelidir. Kaynak savaşlarında emperyalistlerin ülkemizi bütünüyle kontrolleri altına almak ve bağımlılaştırmak istemelerine karşı uyanık olunmalı ve Türkiye'nin istikrarsızlaştırılmasında en büyük rolü üstlenen ABD ile kurulacak ilişkilerin eşit ve bağımsız ülkeler arası bir ilişki olmasına azami dikkat edilmelidir.

 

Emperyalistlerin doğrudan ilgi alanına giren bölgemizi ve ülkemizi de yakından ilgilendiren Kürt sorununda asla emperyalist müdahaleye izin verilmemeli ve sahip olduğumuz toplumsal barış kültürünün yok olmaması için her çözüm olanağı değerlendirilmelidir. Bölgede yaşayan yurttaşlarımızın ekonomik, sosyal ve kültürel haklarının görmezden gelinmesi ve bölgesel eşitsizliğin bir türlü giderilememesi istikrarsızlığı, çözümsüzlüğü ve sorunları arttırmaktadır. Kürt sorunu, bir an önce emperyalist müdahale alanlarından çıkartılmalı, barışçıl biçimde toplumsal müdahale ve çözüm alanına taşınmalı, özgür ve demokratik bir tartışma ortamı yaratılarak bölgedeki yurttaşlarımızın Meclis’te yer alan meşru ve yasal temsilcilerinin katkılarının alınması temin edilmelidir. Yoksul Türk ve Kürt emekçilerinin beklentisi sermayenin çıkarlarından farklıdır. Her iki halkın yoksulları için ideal çözüm ülke bütünlüğü içinde demokrasiyi, barışı ve emekçilerin birliğini hedefleyen politikalardan geçmektedir. Sendikamızın Başkanlar Kurulunun Batman’da yapılıyor olması, çatışmaların sona ermesi için emekçilerin çözümü doğrultusundaki ilk adımın Petrol-İş tarafından atılması anlamına gelmesini umut ediyoruz.

 

Kendisini mazlum olarak göstermeye çalışan AKP iktidarı, gerek SSGSS yasasındaki tavrı gerekse 1 Mayısta emekçilere reva gördüğü inanılmaz şiddetteki demokrasi dışı saldırısı ile mazlumlardan yana olmadığını, aksine en ceberrut egemenlerden hiçbir farkı olmadığını kanıtlamıştır. Mezarda emeklilik yasasını aratan ve malulen emekli olmak için ödenmesi gereken prim gün sayısını bile arttıracak kadar vicdandan yoksun bu yasanın ortadan kaldırılması için Başkanlar Kurulumuz mücadeleye devam edecektir. Aynı şekilde, AKP’nin demokrasi dışı çetelere karşı başlattığı soruşturmaların, ayrımsız bir demokrasi talebinden değil de, kendisinden farklı olan, ancak, özünde aynı anlayışı taşıdığı kesimlere karşı başlattığı görüşü daha çok kabul görür olmuştur. Kendisinden başkasına tahammülü olmayan AKP’nin yargıya müdahaleden vazgeçmesini ve hukukun üstünlüğünü kabul etmesini de ısrarla talep ediyoruz.

 

Bu saldırıların ardından sözde İstihdam Paketi Meclis’ten geçirildi. İşten atılan emekçilerin hakkı olan işsizlik fonuna göz diken, işverenlere bedava kredi olanakları sağlayan, işsizin parasından GAP projesine kaynak aktaran bu paketi reddettiğimizi vurguluyoruz. Bu paketin ardından kıdem tazminatlarımızın ve bölgesel asgari ücretin AKP tarafından gündeme getirilmesi öngörülüyor. Emekçilere bu kadar kapsamlı saldırılara karşı sessiz kalmayacağımız bilinmelidir.

 

Bir önceki Genişletilmiş Başkanlar Kurulunda yaptığımız “Emek Platformu yeniden mücadele örgütü haline dönüştürülmeli ve bölgesel birlikler desteklenmeli” çağrımız güncelliğini korumaktadır. Petrol-İş, bu doğrultuda üzerine düşen bütün görevleri işçiler arasında konfederasyon, statü veya işkolu ayrımı yapmaksızın yerine getirecektir.

 

Bu bağlamda, Başkanlar Kurulumuz Konfederasyonumuz Türk-İş’in yönetiminin Sosyal Güvenlik yasası ile 1 Mayıstaki tutumunun emekçilerin haklarını savunan bir anlayıştan çok uzak olduğu tespitini yapmaktadır. Türk-İş’in yaptığı çelişkili açıklamalar yasa taslağına karşı oluşan tepkileri sonuç alıcı alanlara kanalize eden değil, ne yazık ki, tepkileri pasifleştiren bir tutuma yol açmıştır. 1 Mayısta ise, emekçilerin meşru, demokratik ve tüm yasalarda açıkça tanımlanan bir kutlama talebini bile Hükümetin icazet verdiği ölçüde yerine getirmeye çalışan bir Türk-İş’in üyelerimiz arasında ağır eleştiri konusu olduğu bilinmelidir. “Türk-İş’te çatlak mı var” sorusunun ortaya çıkmasına bizzat Türk-İş yönetimi, genel sekreter ve genel başkan tarafından aynı saatlerde birbirine zıt iki ayrı açıklama yaparak sebep olmuştur. Başkanlar Kurulumuz, emekçilere dönük çok kapsamlı hazırlıkların yapıldığı böylesi bir dönemde, Konfederasyonumuzdan birliğin ve bütünlüğün sağlanması için daha etkin davranmasını ve tüm emek örgütlerini bir araya getiren aktif politikalar izlemesini beklemektedir. Sendikamız emekçilerin birliği için üzerine düşen her adımı atacaktır.

 

Başkanlar Kurulumuz, yine bir İLO toplantısı öncesinde gündeme alınan 2821 ve 2822 sayılı yasa tasarılarının acilen çıkartılması ve sendikaların önündeki her türden engelin kaldırılmasını talep etmektedir. Yasalarımızdaki 12 Eylül ürünü tüm hükümler artık bütünüyle yok edilmelidir. Taslağın mantığı, İLO normlarına uygun olarak işçilerin sendikalarını özgürce seçebilmelerini sağlamalı, bütün barajları derhal kaldırmalı, özgürlükçü ve demokratik bir anlayış içerisinde sendikaların mali işleyişine, tüzüklerine ve yönetmeliklerine hiçbir siyasi iktidarın müdahale etmemesini sağlamalıdır. İşçiler ve sendikalar, demokrasilerde olduğu gibi tüm iç düzenlemelerini kendileri yapabilmelidirler.

 

Kamunun en değerli KİT’lerinden olan TPAO, özelleştirmeci bütün hükümetler tarafından bugüne dek güçsüzleştirilmeye çalışılmıştır. TPAO, daha önce yok edilen arama, sondaj, üretim, boru hatlarıyla taşıma, rafinaj, petro kimya ve pazarlamadan oluşan dikey entegre yapısına yeniden kavuşturulmalıdır. İşgaller ve savaşlar neticesinde son derece kârlı bir alan haline gelen petrol üretimi için TPAO öncülük yapmalı, bu konuda yasal düzenlemeler TPAO’nun elini güçlendirecek ve ulusal politikalara uygun olarak yapılmalı, Batman, ülkemizin kamu yararına uygun bir petrol politikası için üs haline getirilmeli ve Batman’da kurulan üniversitede, bu politikaların üretildiği kürsüler oluşturulmalıdır.

 

Bu arada TPAO Batman Bölge Müdürlüğünde geçici işçi kadrosunda çalışan ve daimi kadroya alınmayan 83 üyemiz hâlâ beş ay yirmi dokuz günlük geçici sözleşmeyle çalıştırılmaktadır. Bu üyelerimizin derhal daimi kadroya alınmasını, hakkaniyetin gereği olarak talep ediyoruz.

 

Petkim’in özelleştirilmesi konusunda Hükümetin kararlılığı Petrol-İş’e geri adım attıramayacaktır. Petkim’in devredilmemesi konusundaki net tavrımızı sürdüreceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.

 

Petrol-iş Sendikası, her zaman açıkladığı gibi, toplu sözleşmelerde üyeleri için olabilecek en iyiyi elde etme politikasına devam etmektedir. Toplu sözleşmelerde kazanılmış haklarımızı koruduğumuz gibi, esnek üretimi öngören maddeleri de kabul etmiyoruz. Önümüzdeki dönemde kamudaki toplu iş sözleşmesi politikamız yeni değerlendirmelere tabi tutulacak, özel sektörde ise işyerlerinin özelliklerine göre ilkelerimizden taviz verilmeden bir politika izlenecektir.

 

Tuzla tersanelerinden her gün bir kardeşimizin yaralanma, iş kazasına uğrama, hatta ölüm haberi geliyor. Ölüm tarlasına dönüşen bu tersanelere, sermayeyi ürkütmemek gerekçesiyle bir türlü müdahale edilmiyor. Bir avuç sermaye sahibinin yüksek kârları için işçilerin kanı pahasına geliştirilecek bir gemi sanayini Başkanlar Kurulu olarak reddettiğimizi belirtiyor, Tuzla’da hayatını yitiren tüm kardeşlerimize rahmet diliyoruz. Bu konuda sesini yükselten ve kamuoyu oluşturan tek sendika olan kardeş Limter-İş sendikasının mücadelesini desteklediğimizi beyan ediyoruz.

 

İnsanca yaşayacak bir ücret artışı talebinde bulundukları için greve zorlanan ve haklarını almak için 13 Mayıs’tan beri grevde bulunan Neşe Plastik çalışanı tüm arkadaşlarımıza desteğimizi iletiyoruz. Arkadaşlarımızın grevi, daha önceki tüm grevlerimizde olduğu gibi, tüm Petrol-İş üyelerinin de grevidir. İşverenin en kısa zamanda hatasından döneceğini ve huzurlu bir ortamda yeniden üretimin başlayacağına inanıyoruz.

 

Başkanlar Kurulumuz, demokrasi ve barış talebiyle Türkiye Barış Meclisi tarafından 1 Haziran’da yapılacak “Kürt Sorununa Demokratik Çözüm İstiyoruz” barış mitingine üyelerimizin katılımının Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yolda çözümünü hızlandıracağına, toplumsal birliğe katkı sunacağına inanmakta ve geniş katılım doğrultusunda çağrı yapmaktadır.

 

Başkanlar Kurulu olarak, meşru, demokratik ve yasal haklarını kullandıkları için işten atılan Tekgıda-iş üyesi YÖRSAN işçilerine desteğimizi bir kez daha iletiyoruz. Yörsan işverenine karşı bir uyarı olması için de, sorun işçiler lehine çözülene kadar Petrol-iş üyeleri olarak YÖRSAN ÜRÜNLERİNİ TÜKETMİYORUZ.

 

Petrol-İş Başkanlar Kurulu olarak, kamuoyunda “Sigara Yasağı” olarak anılan ve 19 Mayıs 2008’den itibaren tüm kapalı alanlarda uygulanması öngörülen yasanın destekçisi olduğumuzu belirtiyoruz. Bu yasanın öngördüğü tüm yasakları genel merkez ve şube binalarımızda uygulayarak çalışanlarımızın ve konuklarımızın daha sağlıklı ve temiz ortamlarda yaşamasını teşvik edeceğiz.

 

Ömrünü işçi sınıfının kurtuluşuna adayan sendika eğitimcisi Süleyman Hoca’yı kaybedeli 1 yıl oldu. Onun işçi eğitimi için yaptıklarını unutmuyor ve saygıyla anıyoruz.

 

Sömürülen ve ezilen yoksulların örgütü Petrol-İş sendikasının Başkanlar Kurulu, işçisiyle işsiziyle, emeklisiyle, kadın erkek tüm emekçilerle birlikte sermayeye karşı ortak mücadele yollarının bulunması için elinden gelen her şeyi yapacağını bir kez daha beyan eder.

 

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Başkanlar Kurulu adına

Genel Başkan

Mustafa ÖZTAŞKIN