İŞSİZİN PARASINA GÖZ DİKEN TOBB’U DA, HÜKÜMETİ DE UYARIYORUZ!
İşsizlik Sigortası Fonu, işverenler sosyal güvenlik primini ödesin diye kurulmadı
21.03.2007
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) 4. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası toplantısını takiben, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun, İşsizlik Sigortası Fonu kaynaklarını, “istihdamda artış sağlama” gerekçesiyle işverenler tarafından kullanılmasını önerdiğini ve bu önerinin de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul gördüğünü açıklaması, konuyu medya organlarında sürekli olarak gündeme getirmesi tam bir “yüzsüzlük”tür. TOBB, 2007 yılından geçerli olmak üzere iki yıl boyunca her ilave istihdam artışının sosyal güvenlik primlerinin işsizlik sigortasından ödenmesini öneriyor. Yani işverenler ihtiyacı olan işçileri istihdam ederken, bu işçiler için ödenmesi gereken sosyal güvenlik primi yükümlülüğünden kurtulmak istiyorlar. İşsizlik için oluşturulan Fon, böyle bir manevra ile sosyal güvenlik fonuna aktarılmak isteniyor. İşverenler işsizin parasına göz dikiyor. İşsizlik Sigortası Fonu, işverenler sosyal güvenlik primlerini bu Fon’dan karşılasın diye kurulmadı.
Kaynağı yanlış yerde arıyorlar İstihdam üzerindeki yükler ağır ise bu yüklerin hafifletilmesi İşsizlik Sigortası Fonu kaynaklarının kullanılmasıyla değil, kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınmasıyla, verginin kaynağından, kazanca göre, adilce toplanmasıyla sağlanabilir. Türkiye’de ekonominin kayıtdışılık oranı yüzde 50’lere ulaşmıştır, yolsuzluklar had safhadadır. Hazine’ye milyarlarca dolar kaynak sağlarken özelleştirildikten sonra sıfır ( 0 ) vergi ödeyen kuruluşların durumu ibretliktir. Kayıtdışı ekonomiyi kayıt altına alamayanlar, “Nereden Buldun” düzenlemelerini iktidar olur olmaz kaldıranlar, kazanca göre, adil vergi toplamayı başaramayan ancak dolaylı vergilerle bu yükü halkın sırtına yıkanların gözü şimdi de işsizlerin parasında. TOBB’un da, Hükümetin de öncelikli görevi, kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması, verginin kazanca göre, adil olarak herkesten, her kesimden alınması, özelleştirilen yüzlerce kamu kuruluşunun akibetinin takip edilmesi, bu kuruluşlardan vergi alınıp alınmadığının denetlenmesi ve Nereden Buldun düzenlemelerinin tekrar yürürlüğe girmesi için çaba göstermektir.
Fon amacına hizmet etmiyor!
İşsizlik Sigortası Fonu’nun amacı,
Cumhuriyetin kuruluşundan 77 yıl sonra, kendi iradesi dışında işini
kaybederek işsiz kalanlara, belirli süreler dahilinde de olsa aylık
bağlama, sağlık yardımları, meslek eğitimi gibi hizmetler sağlamaktır.
Fakat ne yazık ki, kurulduktan bu yana Fon kaynaklarının ancak
yüzde 5’i bu hizmetler için kullanılabildi. Daha doğrusu gerek
hükümetler, gerekse işverenler tarafından Fon kaynaklarının bu hizmetler
için kullanılması engellenmiştir. Bunun için kurumun gelir gider
tablosuna ve Fon’dan yararlanma oranına göz atmak yeterlidir. 28 Şubat
2007 tarihi itibariyle, Fonun toplam gelirleri; 25 milyar 998 milyon YTL
olarak gerçekleşmiştir. Fonun toplam
varlığı, işsizlik sigortası giderleri
1 milyar 209 milyon YTL
ve ücret garanti fonu gideri 5 milyon 115
bin YTL
düşüldükten sonra,
24 milyar 783 milyon YTL’dir.
28 Şubat 2007 tarihi itibariyle gelir gider
oranını dikkate alırsak 25 milyar 998 milyon YTL’lik birikimden 1 milyar
214 milyon YTL’lik yararlanma olduğu görülmektedir. Bu toplam gelirin
ancak yüzde 4,6’sına karşılık gelmektedir. Son çözümlemede kurum
kaynakları yüzde 95 oranlarında birikerek büyümektedir. Yani Fon
kaynakları amacına hizmet etmemektedir. Petrol-İş dün uyarmıştı, bugün de uyarıyor!
Petrol-İş Sendikası, Yasa
yürürlüğe girmeden önce durumun böyle olacağını tespit etmiş ve
uyarılarda bulunmuştur. Benzer oranlardaki kesintiler işsizlik sigortası
öncesi zorunlu tasarruf olarak kesiliyordu ve işverenlere kaynak
yaratmak amacındaydı. Bu kaynağın sahiplerine geri ödenmesi zorunluluğu
vardı. Sahiplerine geri ödeme zorunluluğu olmayan bir kaynak yaratmak
düşüncesinde olan işverenler, işsizlik sigortasını bu düşüncelerine
uygun buldular. Bu hedef, işsizlik sigortası gibi sosyal bir ihtiyacın
arkasına bilinçli olarak saklandı. Genel ilke olarak hangi amaçlar için
fon yaratılmış ise, bu kaynaklar bu amaçlar doğrultusunda
kullanılmalıdır. Petrol-İş ne öneriyor?
Fon kaynağında büyük
miktarlar birikmiştir. Bu kaynaklar son çözümlemede çalışanların
sırtında olan işsizlik giderlerini hafifletecek şekilde kullanılmalıdır.
Çalışabilir durumda olan ancak iş bulamayanlar için (prim ödeme
zorunluluğu olmadan) iş buluncaya kadar işsizlik aylıkları bağlanabilir.
İşsizlik sigortası hizmetlerinden yararlanma koşulları ağırdır. Bu
koşullar kolaylaştırılmalıdır. Aylık bağlama süreleri kısadır, süreler
uzatılmalıdır. Aylık bağlama oranları azdır, oranlar yükseltilmelidir.
Özelleştirmelerin yüksek
oranda işsizliğe neden olduğu artık bir sır değildir. Devletin üretim
faaliyetlerinden çekilmesi politikaları, istihdam politikalarını da
olumsuz etkiliyor. Devletin işsizliğe çare bulması görevini tümü ile
işverenlere devretmesi, sosyal devletin en önemli görevlerinden biri
olan işsizliği önlemeyi olumsuz etkiliyor. Bu nedenle özelleştirilmelere
son verilmesi, KİT’lerin satışı değil, kamunun daha fazla yatırım
yapması en doğru politikadır. Sonuç itibariyle işsizlik sigortası bu
haliyle göstermelik bir sigorta durumuna getirilmiştir. Amacına hizmet
etmemektedir. Fonun işlevi, sözde işsizliği azaltma gerekçesiyle
işverenlerin prim yükümlülüklerini yerine getirmek için kaynak yaratmak
değildir.
Diğer yandan iyi işleyen
bir sosyal güvenlik sistemi yaratma yönünde de bir ilerleme yoktur. Tam
tersine sosyal güvenliğin gereği olan sağlık ve emeklilik hizmetleri de
özelleştirilmek istenmektedir. Sosyal güvenlikte yapılmak istenenleri de
dikkate alacak olursak, sağlık, emeklilik, işsizlik gibi sosyal
sorunlara çözüm amacıyla toplanan tüm primlerin, işverenlere kaynak
olarak kullandırılması durumuyla karşı karşıya olduğumuzu görmekteyiz.
Emekçiler, bu tür çabalara
hiçbir zaman geçit
vermeyecektir. Bu konuda gerek TOBB’u, gerekse Hükümeti bir kez daha
uyarıyoruz! Kamuoyuna saygıyla duyurulur. Petrol-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu adına Mustafa Öztaşkın Genel Başkan
|