BÖLGEMİZDE VE DÜNYADA SAVAŞLARIN SON BULMASI

İÇİN HERKESİ BİRLİKTE MÜCADELEYE DAVET EDİYORUZ

 

1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutluyoruz!

 31.08.2006

 

İkinci emperyalist  paylaşım savaşının başladığı tarih olan 1 Eylül, 1984 yılında Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Barış Günü olarak kabul edildi. 1 Eylül 1939 yılında Almanya’nın Polonya’yı işgaliyle başlayan ve ardında milyonlarca ölü, milyonlarca yaralı, sakat ve moloz yığını haline gelmiş kentler ile acı ve gözyaşı bırakan İkinci Dünya Savaşı 1946 yılında sona erdi. Ancak İkinci Dünya Savaşı’ndan bugüne kadar yaşanan bölgesel ve iç savaşlarda da 25 milyona yakın insan öldürüldü, 40 milyonun üzerinde insan yaşadıkları topraklardan zorla çıkarıldı ve bu insanlar savaşların yarattığı ağır yoksulluk koşularına terk edildiler. Ve halen dünyanın 20’yi aşkın  bölgesinde  kanlı çatışmalar devam ediyor. Uluslararası silah tekellerin kasalarına giren her dolar yeni bir ölüm makinesi ve yeni bir savaş olarak karşımıza çıkıyor. Her savaş  yeni bir düşman yaratıyor. Silah tekellerinin kiralık hükümetleri, düşman yaratmada üzerlerine düşeni yapıyor. 11 Eylül 2001 sonrasında da  yeni konsept, yeni düşman, ABD’nin, emperyalistlerin düşmanı  terör ve  teröre destek veren ülkeler oldu.

 

2006’nın 1 Eylül Barış Günü’nde de hala dört bir yanımızda savaşlar ve kanlı çatışmalar sürüyor. Yıllardır Ortadoğu’da kan ve gözyaşı dinmiyor. ABD’nin ve diğer emperyalist yandaşlarının Irak ve Afganistan’ı işgali, Irak’taki çatışmalar devam ederken, ABD’nin jandarması İsrail, Lübnan ve Filistin’e saldırıyor. İsrail, suçlu, suçsuz, asker, sivil, çoluk çocuk, kadın erkek demeden herkesi öldürüyor, her yeri yakıyor, yıkıyor, bütün dünyanın gözleri önünde insanlık suçu işliyor. Aslında İsrail’in Lübnan’a saldırısı, Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmeye yönelik planın bir parçası. Kuzey Afrika’dan Ortadoğu’nun tamamına, Kafkasya’ya, hatta Çin’e kadar uzanan coğrafya bu planın içinde.Yapılan, Ortadoğu’nun kaynaklarına el koyabilmek için Büyük Ortadoğu Projesi adı altında, Ortadoğu ülkelerini ve Ortadoğu halklarını topla, tüfekle, bombayla hizaya getirme politikası. Ve böylece Ortadoğu’nun petrolü, Ortadoğu’nun enerji kaynakları, ABD’nin güdümüne alınmak isteniyor. Bu coğrafyada önemli bir konuma sahip olan ülkemiz de ABD’nin hedef ülkeleri arasında. Tüm bunlara karşın, ABD’nin Ortadoğu’da uygulamak istediği politikalara destek için Mehmetçik Lübnan’a gönderilmek isteniyor.

 

Bütün bu savaş, işgal politikaları da, güvenlik sorunlarını çözme bahanesiyle uygulanıyor. Oysa insanlar için en iyi güvenlik yolu barış. Güvenlik, ancak barış içinde bir arada yaşamaktan geçiyor. Halklar  savaşın değil, barışın, kardeşliğin, dostluğun hakim olduğu bir Ortadoğu, bir dünya istiyor. Bunun için Petrol-İş Sendikası olarak,  “Yaşasın 1 Eylül Dünya Barış Günü! Yaşasın barış ve kardeşlik! “ diyoruz. Lübnan’da, ABD’nin, İsrail’in askeri olmak istemiyoruz. Ortadoğu’da, dünyada barışın sağlanması için herkesi birlikte mücadeleye davet ediyoruz.

 

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

PETROL-İŞ SENDİKASI

MERKEZ YÖNETİM KURULU