23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI

HAFTASINDA BAĞIŞLANACAK

 

Petrol-İş’ten okullara 10 bin kitap

  21.04.2005

 

Petrol-İş Sendikası’nın kendi bünyesinde başlattığı  kitap toplama kampanyası sonuçlandı. Kampanya sonucunda toplanan 10 bini aşkın kitap,  23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı haftasında her şubenin seçtiği okullara  bağışlanacak.

 

 

Petrol-İş Sendikası’nın başta Aliağa, Adana, Bandırma, Kırıkkale, Yarımca ve Ankara şubeleri olmak üzere kendi bünyesinde başlattığı kitap toplama kampanyası sonuçlandı. Kampanya sonucunda toplanan 10 bini aşkın kitap, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı haftasında, her şubenin seçtiği okullara bağışlanacak. Sendika, öykü, roman, şiir kitapları, ansiklopediler, ders kitapları, yardımcı ders  kitapları, İngilizce kitaplar ve dergilerden oluşan yayınları toplama ve ihtiyacı olan okullara bağışlama kampanyasını önümüzdeki dönemde daha da genişleterek sürdürecek.

 

Toplanan kitapları Adana Şubesi,  kütüphanesi yeni açılan Adana Ticaret Borsası Lisesi’ne, Bandırma Şubesi, Bandırma İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne, Kırıkkale Şubesi, Hüseyin Kahya Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’na, Yarımca Şubesi, Karamürsel İlçesi Kızderbent İlköğretim Okulu’na bağışlayacak. Aliağa Şubesi ise topladığı kitaplardan 2 binini Aliağa’daki Şehit Sebahattin Kaplan İlköğretim Okulu’na bağışladı. Aliağa Şubesi kalan kitapları da önümüzdeki dönemde belirleyeceği başka bir eğitim kurumuna verecek. Ankara Şubesi de kitap bağışını önümüzdeki günlerde gerçekleştirecek.

 

Eğitime ayrılan kaynaklar en aza indi

 

Şubelerinde öğrencilere ücretsiz olarak verdiği Türkçe, matematik, fen bilgisi ve İngilizce kurslarının yanında kitap toplama kampanyaları ile de ihtiyacı olan okullara bu alanda katkı sağlamaya çalışan Petrol-İş Sendikası, eğitime olan desteğini önümüzdeki dönemde de sürdürecek. Konuyla ilgili olarak Sendika’dan yapılan açıklama şöyle:

 

“Günlük yaşamın bir parçası haline gelen zamlarla ailelerin geçimleri her geçen gün zorlaşırken, çocuklarının eğitimi için yapılacak harcamalar orta ve dar gelirli ailelerin belini büküyor. Uzun zamandır okullarımızda kayıt parası, okul giderlerine katılım payı, aidat, bayram katılım payı, karne parası, diploma parası  gibi yasadışı paralar toplanıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın  her yıl zorunlu bağış olmayacağını açıklamasına karşın, bu paralar yine de velilerden alınmaya çalışılıyor. Ülkemizin doğusundaki öğrenciler öğretmensizlikten kıvranırken, batı bölgelerimizde de fırsat eşitliğinden bahsetmek mümkün değil.

 

Sendikamız üyesi işçilerin çocuklarının da gittiği  okullarda öğrenciler 60–70 kişilik sınıflarda okumak zorunda kalırken, kimi öğrenciler 20 kişilik dersliklerde eğitim görmektedir. Hatta özel okullarda ise bu sayı 10’a kadar düşüyor.  Sosyal devlet, hukuk devleti bu mudur? Ne yazık ki Türkiye’de eğitime ayrılan pay gittikçe küçülmektedir. Okullarımızın bir çoğu kütüphaneden yoksundur, kütüphanesi olanlar da yeni yayınları, kitapları alamamaktadırlar.”

 

Eğitimde fırsat eşitliği yok edildi

 

Çocuklarımızın çağın getirdiği her türlü teknolojik donanımdan mahrum bir şekilde okulları bitirdiğine dikkat çekilen açıklamada şöyle deniliyor: “Ülkemizde yıllardır uygulanan özelleştirme politikaları sonucu eğitime ayrılan kaynaklar azaldı. Eğitim hakkı Anayasa, yasalar ve uluslar arası sözleşmelerde güvence altına alınmış temel bir insan hakkıdır. Herkes fırsat ve olanak eşitliği içinde ve dilediği biçimde eğitim hakkını kullanmalıdır. Ancak devletin eğitim alanında bu yükümlülüklerini yerine getirmediğini görüyoruz. Paralı eğitim uygulamaları ile eğitim bir hak olmaktan çıkıp, parayla alınıp satılan bir meta durumuna getirildi. Eğitimde fırsat ve olanak eşitliği yok edildi. Anayasamızın 2. maddesinde yazılı olan ve Cumhuriyet’in temel nitelikleri olarak sayılan ve değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek olan sosyal devlet ve hukuk devleti ilkeleri  yok sayılıyor. Yıllardır kaynak yok denilerek, eğitim hizmeti verilemez hale geldi. Kaynaklar özel okullara cömertçe aktarılırken, işçi ve emekçilerden kesilen vergiler halka eğitim, sağlık, sosyal hizmetler, ulaşım, enerji ve alt yapı hizmeti olarak dönmesi gerekirken, bu paralarla iç ve dış borçlar, batık banka borçları ödeniyor. Halkın ödediği vergiler hortumculara ve rant kesimine gidiyor. Eğer bu vergiler hizmetlere aktarılmış olsaydı, bu vergilerle batık bankalar kurtarılmamış olsaydı, eğitime bütçeden ayrılan pay yüzde 6-7’lerden yüzde 20’lere çıkarılabilirdi. Diğer yandan 8 Yıllık Eğitime Katkı Fonu’nda toplanan ek vergilerin miktarı katrilyonları buldu. Bu vergilerin de nasıl değerlendirildiği, toplanan kaynakların nasıl harcandığı bilinmemektedir. Kaynaklar, diğer fonlardaki gibi bu fonda da çar-çur edilmektedir. İl özel idareleri ve belediyelerin de yasalar gereği eğitime aktarmaları gereken bütçe payları ödenmemektedir. Tüm bu kaynakların eğitim alanına aktarılması halinde, eğitimde kaynak sorunu tamamen çözülecek, kusursuz bir eğitimin olanakları yaratılmış olacaktır. Eğitime ayrılması gereken kaynakların eğitim kurumlarına aktarılmasını ve yerinde kullanılmasını istiyoruz.  Sendikamız öğrencilere verdiği ücretsiz kurslarla, kitap kampanyalarıyla, çocuklarımıza yönelik süreli yayınlarıyla bu alanda eğitime destek olmaya çalışıyor ve bu desteğini önümüzdeki dönemlerde de sürdürecektir.”

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

 

PETROL-İŞ SENDİKASI

MERKEZ YÖNETİM KURULU