11.09.2009
PETROL-İŞ ÜYESİ İŞÇİLER AKP İL BİNALARI ÖNÜNDE SİYASİ İKTİDARI PROTESTO EDEREK TALEPLERİNİ İLETECEKLER
TPAO ve BOTAŞ'da sorunun çözümünü siyasi irade engelliyor
Türkiye genelinde sendikamız üyesi 3 bin 450 TPAO (Türkiye Petrolleri A.O.) işçisi ile bin 860 BOTAŞ (Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş.) işçisi, kamu kesimi toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması nedeniyle bugün (11 Eylül) saat 17. 00'de AKP il binalarının önünde siyasi iktidarı protesto ederek taleplerini iletecekler. Sendikamız üyesi TPAO işçileri 17-18 Ağustos tarihlerinde işyerlerini terk etmeme eylemleri yapmış, 19 Ağustos'da iş bırakmışlar, 1-2 Eylül tarihlerinde de toplu viziteye çıkmışlardı. TPAO işçilerinin 1 günlük iş bırakma eylemi son dönemlerin en etkin işçi eylemiydi.
Bu iki işyeri toplu iş sözleşmeleri, Hükümet ve Türk-İş Konfederasyonu arasında imzalanan “Çerçeve Anlaşma Protokolü”nün ve siyasi iradeyi temsil eden Kamu-İş İşveren Sendikasının sorunlarımıza çözüm sağlayamaması nedeniyle henüz imzalanamadı. 17. 2. 2009 tarihinde başlayan toplu sözleşme sürecinde, grev yasağında olmaları nedeniyle, TPAO sözleşmesi için 23. 6. 2009 tarihinde, BOTAŞ sözleşmesi için ise 17.7.2009 tarihinde yasa gereği yeniden bağıtlanmak üzere Yüksek Hakem Kurulu'na başvuruda bulunulmuştur. Kamuda 2000 yılından itibaren genel ücret seviyelerini düşürmek adına Hükümet politikası olarak uygulamaya sokulan, yeni işe alımlarda, işletmelerdeki ücret skalasına uygun ücretle işe başlatmak yerine, düşük ücretle işe başlatma politikası bu iki işletmemizde de uygulanmıştır. Bu tarihten itibaren işe yeni alınanlar, güncel ücret skalasında yer alan, yaptığı iş, kıdem ve kalifikasyonuna uygun ücretle değil düşük ücretlerle işbaşı yaptırılmışlardır.
Toplu sözleşme zamlarının ilave edilmesi suretiyle devamlı güncellenen ücret skalalarının, işe yeni girenlere uygulanmaması sonucu bugün, en üst tehlike sınıfında faaliyet gösteren TPAO ve BOTAŞ'da genel ücret seviyeleri düşmekle birlikte, çalışanların ücretleri arasında önemli farklar oluşmuştur. “Petrol” işkolundaki iki işletmede çalışan üyelerimizin ücretleri, bir çok işyeri ve işkolunun altında kalmış durumdadır. Bu durum tehlike sınıfı en yüksek bu işkolundaki şirketlerin nitelikli eleman bulmalarını zorlaştırırken, ücretler arasındaki büyük farklılık da iş motivasyonu ve huzurunu ciddi şekilde tehdit etmektedir. Tamamen bir Hükümet politikası gereği, genel ücret seviyesini düşürmek adına uygulanmakta olan bu durumun, ülke ve şirket çıkarlarına da bir yarar sağlamayacağı çok açıktır. Kaldı ki her iki işletmenin yönetim kadrosu da sorunu haklı gördüklerinden ve çözümünde olumlu bir yaklaşım içinde olduklarından, ücret farklılıklarını giderecek çalışmayı hazırlamış olmalarına rağmen siyasi iradeden bu konuda onay gelmediğinden toplu sözleşmeler halen imzalanamamıştır.
Sorunu siyasi irade çözmeli Bu sorunun çözümü siyasi iradeden geçmektedir. Bizim siyasi iradeden talebimiz; işletmelerde uygulanmakta olan ücret skalalarının güncellenerek işe ilk giriş ücretlerinin artırılması, saptanan ilk giriş ücreti esas alınarak yapılan iş, kıdem ve tahsil faktörlerine bağlı olarak ücretler arasında adaletli, oransal farklılıklar yaratmak suretiyle dengesizliklerin giderilmesini sağlayacak uygulamaların başlatılmasına yönelik şirket yönetim kurullarına yetki verilmesidir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Mustafa ÖZTAŞKIN Genel Başkan
|